Rasim Ozan Kütahyalı’nın Cine5’te program yapmaya devam etmesini neden istemedim? Çünkü Cine5, AB grubuna yani seçkin bir izleyici kitlesine hitap eden kaliteli bir TV kanalıdır. Burada sokak ağzıyla konuşan birine daha fazla tahammül edemedik. Ayrıca programdaki diğer arkadaşlar da Sayın Kütahyalı’nın sakilliğinden rahatsızlık duyduklarını dile getirdiler. Kütahyalı, Derin Mevzu adlı programı sığlaştırıyordu. Bu bir üslup çatışmasıdır, kan uyuşmazlığıdır. Herkesle her türlü yakınlığı kurmak ya da sürdürmek zorunda değiliz. Uygarca buluşur, çalışır, yine efendice vedalaşır, kendi yolumuza gideriz.
Kütahyalı üzülmesin. Eminim ki Türkiye’de kendi düzeyine ve tarzına uygun program yapabileceği hem TV kanalı hem de partner bulmakta zorluk çekmeyecektir.
Türkiye’de yıllardır konuşulamayan konuların masaya yatırıldığı, işlerin ciddileştiği bu dönemde; daha sakin, berrak ve düzeyli bir konuşma, tartışma üslubuna ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Ve bana sorarsanız Kütahyalı’da bu yoktu, yok. Umarım zamanla ifade sorunlarını aşar.
Bu şahsın benimle ilgili öfke dolu sözlerine gelince… Kendisi de belirtmiş, beni bizzat tanımıyor. Sağdan soldan duydukları, uzaktan alelusul edindiği izlenimlerle konuşuyor. Çok enerjik. Düğmesine basılmış gibi iftira yağdırıyor. Bir kanaat önderi, bir yazar, bir aydın… böyle mi davranır?
Garip bir biçimde, Kütahyalı’nın söyledikleri ve tutumu, onunla çalışmama kararımızın haklılığını belirginleştiriyor.
Kütahyalı üzülmesin. Eminim ki Türkiye’de kendi düzeyine ve tarzına uygun program yapabileceği hem TV kanalı hem de partner bulmakta zorluk çekmeyecektir.
Türkiye’de yıllardır konuşulamayan konuların masaya yatırıldığı, işlerin ciddileştiği bu dönemde; daha sakin, berrak ve düzeyli bir konuşma, tartışma üslubuna ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Ve bana sorarsanız Kütahyalı’da bu yoktu, yok. Umarım zamanla ifade sorunlarını aşar.
Bu şahsın benimle ilgili öfke dolu sözlerine gelince… Kendisi de belirtmiş, beni bizzat tanımıyor. Sağdan soldan duydukları, uzaktan alelusul edindiği izlenimlerle konuşuyor. Çok enerjik. Düğmesine basılmış gibi iftira yağdırıyor. Bir kanaat önderi, bir yazar, bir aydın… böyle mi davranır?
Garip bir biçimde, Kütahyalı’nın söyledikleri ve tutumu, onunla çalışmama kararımızın haklılığını belirginleştiriyor.