Müçtehit olabilmek için hangi bilgilere sahip olmak gerekir?

 Müçtehit olabilmek için hangi bilgilere sahip olmak gerekir?


İçtihat yapmaya ehil olabilmek için;

1. Arapçayı bilmek: Fıkıh usûlü bilginleri bu noktada ittifak etmişlerdir. Çünkü Kur’ân-ı Kerîm ve Sünnet Arap dili ile ifâde edilmiştir. Âyet ve hadislerdeki kelimeleri ve hitabı anlayacak kadar sarf ve nahiv bilgisiyle Arapçayı bilmek gerekir.

2. Kur’an ilmine sahip olmak: Ayetlerin; âmm (genel anlam), hâs (özel anlam), mutlak mukayyed, nâsih-mensûh ve sünnetle ilgili durumlarını bilmek gerekir.

3. Sünneti bilmek: Bu şart üzerinde de ittifak vardır. Hadislerin âmm-hâs, mutlak mukayyed, nâsih-mensûh gibi durumlarını, rivâyet yollarını, râvilerin derece ve hallerini, adâlet ve zabt gibi vasıflarını
bilmek gerekir.

4. Üzerinde icmâ veya görüş ayrılığı olan konuları bilmek: Üzerinde ittifak (icmâ) edilen konuları bilmek yanında, sahâbî ve onlardan sonra gelen müctehidlerin ihtilâfa düştükleri konuları bilmek gerekir.

5. Kıyası bilmek: İctihad, bütün yönleriyle kıyası bilmeyi gerektirir.

6. Hükümlerin amaçlarını bilmek.

7. Doğru bir anlayış ve takdir gücüne sahip olmak.

8. İyi niyetli ve sağlam inanç sahibi olmak.

Bunların yanında,
İçtihad mertebesine ulaşabilmek için şeri delillerden hüküm çıkarma yolları, lafızlarla ilgili kurallar, deliller arasında tercih kaideleri, hikmetü’t-teşrî ve makâsidü’ş-şeria gibi konuların bilinmesi de gereklidir. Bu bilgilere sahip olmanın yolu da fıkıh usulünü bilmektir.

Fetva ile kaza arasındaki temel farklar nelerdir?

 Fetva ile kaza arasındaki temel farklar nelerdir?


1- Fetva isteme, bilgi alma mahiyetinde olduğu için müftî, kendisinden fetva alıp buna uygun hareket
etmeyenleri zorlayamaz. Kaza ise bağlayıcı mahiyette bir hükümdür. Taraflar kadı tarafından verilen hükmü uygulamakla yükümlüdür. Aksi durumda cezai müeyyide uygulanır.

2- Fetva hukuki konuların yanında ibadete ait hususlarda da verilir. Kaza ise yalnız hukuki olaylarda söz konusu olur. İbadetler doğrudan kazanın konusu olmaz.

3- Yetkili makamlar tarafından kendisine kaza yetkisi verilmeyen kişiler kadılık yapamaz. Fetva verebilmek için sadece ilmî yeterlilik aranır, resmî bir görevlendirme gerekli değildir.

4- Fetvalar genel ve külli mahiyettedir. Bir fetvadan aynı durumda olan başka fertler de yararlanabilir.
Kaza ise hususi ve ferdîdir. Bir başkası kadının izni olmadan bu hükümden istifade edemez.

5- Müftî fetva verirken fıkıh usulündeki asli ve ferî delillerden yararlanır. Kadılar ise bu delillerin yanında şahit, yemin ve ikrar gibi ispat vasıtalarından da yararlanır.

6- Kaza da meselenin zahirî yönü esas alınırken, fetva da olayın vicdani tarafı esastır. Kadı, borcunu
ödediği hâlde bunu ispatlayamayanın borcunun devam ettiğine hükmederken müftî, o kişiye borcunu gerçekten ödemiş isen diyaneten borçlu değilsin fetvasını verir.

Fakihlerin ihtilaf etmelerinin sebepleri nelerdir?

 Fakihlerin ihtilaf etmelerinin sebepleri nelerdir?


Kur’an-ı Kerim fıkhın asli delillerinden birisidir ve her ayeti şek ve şüpheye yer bırakmayacak şekilde tüm insanlığa ulaşmıştır.

Fıkıhta bu durum sübut-u kat’i kavramı ile ifade edilmektedir.

Sübut bakımından ayetler kesinlik taşıdığından fakihler arasında ihtilafa sebep olmamakla birlikte,
ayetlerin geniş mana ve muhtevaya sahib olması yani delaletinin (anlamının) zannî olması sebebiyle bir ayetin yorumunda âlimler arasında farklılıklar olabilmektedir. İşte ayetin tefsir ve te’viline dair farklı görüş ve yaklaşımlar fakihlerin ihtilaf sebeplerinden birisidir.

Sahabenin yaptığı içtihatlara örnekler veriniz.

 Sahabenin yaptığı içtihatlara örnekler veriniz.


Hz. Peygamber Dönemi’nde sahabelerin yaptığı içtihada dair şu örnek verilebilir: Hendek savaşının bitiminde savaşta ihanet eden Kurayzaoğullarına gereken cezayı vermek üzere gidilecek istikameti beyan eden Resulullah (sav); “Kurayzaoğulları mahallesine varmadan hiç kimse ikindi namazını kılmasın!” buyurmuştur. 

Bir kısım sahabe lafzi bir yorumla namazını oraya varmadan kılmamış; bir kısım sahabe ise sözün amacını dikkate alarak: “Resulullah’ın gayesi oyalanmadan bir an önce yola çıkmamız idi. Bu emri yerine getirip yola çıktığımıza göre yolda ikindi namazını kılmamızda bir sakınca olmaz.” diyerek namazlarını edâ etmişlerdir. 

Bu uygulamadan haberdar olan Resulullah her iki yorumu da olumlu karşılamıştır.

Fıkıh ilminin fert ve toplum hayatı için önemi nedir?

 Fıkıh ilminin fert ve toplum hayatı için önemi nedir? Açıklayınız.


Kıyamete kadar hükmü baki kalacak son ilahî dinîn hayata bakan penceresi konumundaki fıkıh ilmi, her asırda insanlara yol gösterici olma durumundadır. Bunun sağlanabilmesi için fıkhın hayattan kopmaması ve her an canlılığını devam ettirmesi gerekmektedir.


Fıkıh, Müslümanın hayatına şekil veren, bireysel ve toplumsal faaliyetlerin Allahü Teâlâ’nın muradına uygun olmasına katkı sağlayan bir ilim dalı olduğu için her zaman inananların hayatının bir parçası durumundadır.

Diğer yandan daha önce bahsedilmeyen birçok fıkhî meselenin çağımızda gündeme geldiğini
görüyoruz. Bu durumun birçok sebebi bulunmaktadır.