Arıburnu Cephesi - Çanakkale Cephesi:
Arıburnu Cephesi’nde 25 Nisan 1915 sabahı çıkartma yapan Anzak Kolordusu örtü kuvvetleri, sahildeki Osmanlı gözetleme postalarını atarak bir köprübaşı oluşturmuşlardır. Sahile çıkan örtü kuvveti üç koldan sırtlara ilerlemiştir. Sırtlardaki Osmanlı direnişi, ileri harekâtı yeryer engelliyor, genel olarak geciktiriyordu ama sahili tehdit edecek bir harekât gösteremiyordu. Buna karşın sırtlarda yer yer süren çatışmalarda Anzak kayıplar artmakta, sahile yağan takviye talepleri karşısında çıkan tüm birlikler derhal ateş hattına gönderilmektedir, sahilde ihtiyat tutulamamaktadır.
Anzak mevzilerine taarruza girişmiştir. Bu taarruzla Anzak birlikleri sırtın batı yamaçlarına çekilmişlerdir.
Ordu ihtiyatındaki 19. Tümen komutanı Kurmay Yarbay Mustafa Kemal çıkarma başladığı sıralarda 57. Alay ve bir topçu bataryasıyla Conk Bayırı’na hareket etmişti. Karargahta, 3. Kolordu Komutanı Esat Paşa’ya (Albay Mehmet Esat Bülkat Bey’e) kararını anlatmıştır. Esat Paşa, bu kararı onaylamış, Albay Halil Sami Bey’in 27. Alay’ını da yarbayın komutası altına vermiştir. Esasen 19. Tümen, ordu ihtiyatıdır, ancak Mareşal Sanders’le halen temas kurulamamış olması nedeniyle Esat Paşa harekâtın yapılması için çekimser kalmış,bunun üzerine Yarbay Mustafa Kemal Bey kendi inisiyatifini kullanarak tümenini ileri harekâta dahil olmak üzere Kılıçbayır yönüne intikal ettirmiştir.Taarruzun 5. Ordu Komutanı Mareşal Sanders'in Yarbay Mustafa Kemal Bey'in öngörülerinden,kendiliğinden hareket etmesinden ve 19.Tümen'in bu harekâta katılmasından haberi olmamıştır.
Bu arada Kılıçbayır yönüne sevk edilen Avustralya birlikleri, bölgeye ulaşır ulaşmaz muharebeye sürülmektedir. Çünkü Osmanlıların sırtlardan aşağı akıp cephe hattını kırmaları an meselesi olarak görünmektedir. 19. Tümen’e bağlı dört alayın bölgeye intikali ardından Osmanlı Arıburnu Kuvvetleri Yarbay Mustafa Kemal Bey emriyle saat 15:30 dolaylarında yeniden bu kez toplu olarak taarruza geçmişlerdir. General Hamilton anılarında şöyle anlatır. “Gebe dağlar Osmanlı doğurmakta devam ediyor. Bizim mevzilerimizin en yüksek ve en merkezi yerine birbirini kovalayan dalgalar halinde yükleniyorlar.”
Bu taarruzun sonucunda Kılıçbayır’ın iki yanından gelişen Osmanlı taarruzları karşısında Kılıçbayır ve hemen güneybatısındaki Cesaret tepe kesin olarak Osmanlıların eline geçmiştir. Düztepe’nin alınması, Osmanlı birliklerine Kılıçbayır üstünden Anzak sahiline geniş bir taarruz hattı açmıştı ama, Osmanlıların zaten ellerindeki az bir kuvvetle yaptıkları bu taarruzu sürdürecek kuvvetleri yoktur. Anzak cephesindeki bu gedik, savaş boyunca kalmıştır.
Harekâtın ilk gününde karaya çıkartılan asker sayısı 15.000’dir. Yaklaşık 2.000’i ölü olmak üzere kayıplar 3.500’dür.
Gece yarısına doğru Anzak Kolordusu Komutanı Birdwood, emrindeki her iki tümen komutanın da tahliyeden yana olduklarını, kendisinin de bu görüşü paylaştığını General Hamilton’a bildirmiştir. Anzak ordusu gün boyu süren çatışmalardan dolayı bitkindir, moral düşüktür, birlikler halen dağınıktır. Gün boyu süren Osmanlı taarruzları, Anzak cephesinin kuzey batı kesimindeki sırtta (Kılıçbayır) bir gedik oluşturmuştu. Bu gedik, Ancak çıkarma bölgesi için ağır bir tehdit oluşturmaktaydı. Gece boyu takviye alan Osmanlı kuvvetlerinin etkin bir topçu desteğiyle sabah girişecekleri bir karşı taarruza kesin gözüyle bakılmaktadır. Ordunun bu haliyle bu saldırıyı göğüsleyemeyeceğinden, sahilde imha edileceğinden korkulmaktadır. Amiral Thursby ise tahliyenin çok fazla kayba neden olacağını, pozisyonu korumanın daha iyi olacağı görüşündedir. General Hamilton, sahilde kalınarak direnilmesine karar vermiştir.
Takviye olarak bölgeye gönderilen İngiliz 9. Kolordusu’nun Suvla Koyu’na çıkartma yaptığı 5-6 Ağustos gecesi, bir Anzak tümeni gece yürüyüşüne geçmiştir. Hedefleri, Kocaçimen Tepesi – Besim Tepe – Conk Bayırı hattıdır. Sarı Bayır Harekâtı olarak bilinen harekâtta Anzak birlikleri sırtlara kadar yaklaşabilmiş ama sırtları alamamıştır. Muharebelerin yoğunluğu Conk Bayırı bölgesinde olmuş, Conk Bayırı Muharebesi 9 Ağustos 1915 tarihine kadar sürmüştür. Kurmay Albay Mustafa Kemal’in 10 Ağustos sabahı başlattığı taarruz ile Anzak kuvvetleri sırtlardan çekilmek zorunda kalmışlardır.
Suvla Koyu’nda İngiliz 9. Kolordusu’nun ikinci genel taarruzuyla aynı gün 21 Ağustos’da Anzak birliklerinin sonuçsuz Bomba Tepe taarruzu, Çanakkale Savaşı’nın son muharebesi olmuştur.
Taarruzun sonunda 3. Kolordu Komutanı Esat Paşa'da Yarbay Mustafa Kemal Yarbay Mustafa Kemal Bey'in komuta yeteneğini takdir ederek 19. Tümen'in bu hareketini 5.Ordu Komutanı Mareşal Sanders'e bildirmiştir.Mareşal Liman Von Sanders genel durumu inceleyerek 19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal Bey'in sıradan bir kurmay olmadığına müşahade etmiştir.Yarbay Mustafa Kemal Bey'in bu öngörüsü ve taarruzun başarıya ulaşmasındaki payı Osmanlı Ordusunda başarılı bir kurmay olarak anılmasını sağlayacak,Mustafa Kemal Bey'in askeri dehasının ortaya çıktığı bir savaş olacaktır.
Kaynak: http://www.msxlabs.org/forum/soru-cevap/314502-1-dunya-savasinda-canakkale-cephesi-hakkinda-bilgi-verir-misiniz.html#ixzz2C1mfvXQ3
Medyanın topluma ve kültüre etkileri nelerdir?
Medyanın Toplum Üzerindeki Etkisi
Son yarım asırda gerçekleşen teknolojik gelişmeler, insanların kullanımına açık olan iletişim araçlarının neredeyse tümünü etkilemiştir. Evrim geçirerek gelişen iletişim araçlarının yanına yenileri de eklenmiş ve bunlar “yaşamımızı kolaylaştırmaları” adına iyiden iyiye hayatımıza yerleşmişlerdir.
Şu sıralar sıkça duyduğumuz bir kelime de : Medya.
Peki nedir bu medya? Medya denildiğinde aklımıza neler gelir? Televizyon, radyo, gazete, dergi, internet ve türevleri. Özetle birebir iletişim içine girilen araçlardır bunlar ve Kitlesel İletişim Araçları diye adlandırılırlar. Biz de bu yazı boyunca Medya kavramı yerine Kitlesel İletişim Araçları kavramını kullanacağız.
Kitlesel iletişim araçlarının en etkini ve en yaygını tartışmasız televizyondur ve biz de düşünce ve tezlerimizi bu araç üzerine kurmaya çalışacağız.
Neden radyo, gazete veya internet değil de televizyon? Birincisi; düşük-orta-yüksek gelire sahip her ailenin evinde neredeyse bir televizyon bulunmaktadır ve elde edilmesi çok kolay hale gelmiştir. İkincisi; radyo gibi sadece işitsel veya gazete gibi sadece çizgisel-görsel bir iletişim aracı değildir. Televizyon, mesajını verirken hem sesin hem de hareketli görüntünün gücünden yararlanır ve etkileyiciliği çok yüksektir. ( İnternet için belki ileride çok daha fazla söz söylemek mümkün olacaktır ama şu an için, kısıtlı bir kitlenin ulaşabildiği ve azda olsa uzmanlık isteyen bir araç olduğu için, televizyon kadar yaygın ve kullanılır durumda değildir. Fakat bir süre sonra televizyona alternatif olacağı göz ardı edilemez bir gerçektir. )
Düşüncemizi her ne kadar televizyon üzerine kursak bile kitlesel iletişim araçların hepsi özünde ortak bir amaç gütmektedir. Dolayısıyla hem burada yazılanlar değerinden bir şey kaybetmeyecektir hem de ,konuyu kısıtlamak, ayrıntılı bir inceleme ve eleştiri yapabilmek adına yararlı olacaktır kanaatindeyim.
Bunlardan habercilik işlevi, kitle iletişim araçlarının temel ve en bilinen işlevidir. Bu işlev bilgi aktarma işlevi olarak da değerlendirilebilir. Gazetelerin sayfalarında, radyoların ve televizyonların haber saatlerinde verdikleri bilgiler bu işlevin bir göstergesidir.
Toplumsallaştırma işlevi ise, günümüzün heterojen yapılı toplumlarında bireylerin bir arada yaşamalarının sağlanabilmesi için toplumsal değerlerin yani kültürün, yayınlar aracılığı ile alıcılara iletilmesidir.
Toplumsallaştırma işlevine bağlı olarak kitle iletişim araçları toplumun amaçlarını belirterek çeşitli değerleri canlı tutar, yüceltir ve motivasyon işlevini gerçekleştirir. Bağımsızlık, özgürlük, insan hakları gibi değerler buna örnek verilebilir.
Tartışma-diyalog işlevi, kitle iletişim araçlarının gerek ulusal gerekse uluslar arası düzeyde toplumun çıkarlarını, bu çıkarlar doğrultusunda hareket edilip edilmediğini gösterir. Diğer bir deyişle, kamu oyu oluşturma işlevi görür. Bu işlevi ile toplumda güçlü kişilere karşı eleştiri rolünü oynar.
Eğitim işlevi, toplumsallaştırma işlevi ile bağlantılıdır. Topluma yeni üyeler kazandırma, bunları toplumun kültürel değerleri ile eğitme bu işlev içerisindedir. Böylelikle okulların tek bilgi kaynağı olma özelliği de azalır.
Bir toplum sanatsal ve kültürel yapıtlarını kitle iletişim araçları ile yaymak suretiyle bunları korur. Böylelikle de kültürel geliştirme işlevi yerine getirilir.
Kitle iletişim araçlarının bir diğer işlevi ise eğlendirmedir. İnsanları, evlerine yorgun geldiklerinde rahatlatmak, dinlendirmek için çeşitli yayınlar sunarlar. Bunların içeriği televizyonda spor, eğlence, magazin programları olabileceği gibi radyolarda da şiir, yarışma vb. yayınlar olabilir.
Kitle iletişim araçlarının bütünleştirme işlevi, toplumsallaştırma, eğitim, kültürel geliştirme işlevleriyle paralellik gösterir. Bu işlevi ile, birey ve grupların birbirlerini tanımalarına, farklı kültürler arasındaki çatışmaları hafifletmeye yardımcı olur
Son yarım asırda gerçekleşen teknolojik gelişmeler, insanların kullanımına açık olan iletişim araçlarının neredeyse tümünü etkilemiştir. Evrim geçirerek gelişen iletişim araçlarının yanına yenileri de eklenmiş ve bunlar “yaşamımızı kolaylaştırmaları” adına iyiden iyiye hayatımıza yerleşmişlerdir.
Şu sıralar sıkça duyduğumuz bir kelime de : Medya.
Peki nedir bu medya? Medya denildiğinde aklımıza neler gelir? Televizyon, radyo, gazete, dergi, internet ve türevleri. Özetle birebir iletişim içine girilen araçlardır bunlar ve Kitlesel İletişim Araçları diye adlandırılırlar. Biz de bu yazı boyunca Medya kavramı yerine Kitlesel İletişim Araçları kavramını kullanacağız.
Kitlesel iletişim araçlarının en etkini ve en yaygını tartışmasız televizyondur ve biz de düşünce ve tezlerimizi bu araç üzerine kurmaya çalışacağız.
Neden radyo, gazete veya internet değil de televizyon? Birincisi; düşük-orta-yüksek gelire sahip her ailenin evinde neredeyse bir televizyon bulunmaktadır ve elde edilmesi çok kolay hale gelmiştir. İkincisi; radyo gibi sadece işitsel veya gazete gibi sadece çizgisel-görsel bir iletişim aracı değildir. Televizyon, mesajını verirken hem sesin hem de hareketli görüntünün gücünden yararlanır ve etkileyiciliği çok yüksektir. ( İnternet için belki ileride çok daha fazla söz söylemek mümkün olacaktır ama şu an için, kısıtlı bir kitlenin ulaşabildiği ve azda olsa uzmanlık isteyen bir araç olduğu için, televizyon kadar yaygın ve kullanılır durumda değildir. Fakat bir süre sonra televizyona alternatif olacağı göz ardı edilemez bir gerçektir. )
Düşüncemizi her ne kadar televizyon üzerine kursak bile kitlesel iletişim araçların hepsi özünde ortak bir amaç gütmektedir. Dolayısıyla hem burada yazılanlar değerinden bir şey kaybetmeyecektir hem de ,konuyu kısıtlamak, ayrıntılı bir inceleme ve eleştiri yapabilmek adına yararlı olacaktır kanaatindeyim.
Bunlardan habercilik işlevi, kitle iletişim araçlarının temel ve en bilinen işlevidir. Bu işlev bilgi aktarma işlevi olarak da değerlendirilebilir. Gazetelerin sayfalarında, radyoların ve televizyonların haber saatlerinde verdikleri bilgiler bu işlevin bir göstergesidir.
Toplumsallaştırma işlevi ise, günümüzün heterojen yapılı toplumlarında bireylerin bir arada yaşamalarının sağlanabilmesi için toplumsal değerlerin yani kültürün, yayınlar aracılığı ile alıcılara iletilmesidir.
Toplumsallaştırma işlevine bağlı olarak kitle iletişim araçları toplumun amaçlarını belirterek çeşitli değerleri canlı tutar, yüceltir ve motivasyon işlevini gerçekleştirir. Bağımsızlık, özgürlük, insan hakları gibi değerler buna örnek verilebilir.
Tartışma-diyalog işlevi, kitle iletişim araçlarının gerek ulusal gerekse uluslar arası düzeyde toplumun çıkarlarını, bu çıkarlar doğrultusunda hareket edilip edilmediğini gösterir. Diğer bir deyişle, kamu oyu oluşturma işlevi görür. Bu işlevi ile toplumda güçlü kişilere karşı eleştiri rolünü oynar.
Eğitim işlevi, toplumsallaştırma işlevi ile bağlantılıdır. Topluma yeni üyeler kazandırma, bunları toplumun kültürel değerleri ile eğitme bu işlev içerisindedir. Böylelikle okulların tek bilgi kaynağı olma özelliği de azalır.
Bir toplum sanatsal ve kültürel yapıtlarını kitle iletişim araçları ile yaymak suretiyle bunları korur. Böylelikle de kültürel geliştirme işlevi yerine getirilir.
Kitle iletişim araçlarının bir diğer işlevi ise eğlendirmedir. İnsanları, evlerine yorgun geldiklerinde rahatlatmak, dinlendirmek için çeşitli yayınlar sunarlar. Bunların içeriği televizyonda spor, eğlence, magazin programları olabileceği gibi radyolarda da şiir, yarışma vb. yayınlar olabilir.
Kitle iletişim araçlarının bütünleştirme işlevi, toplumsallaştırma, eğitim, kültürel geliştirme işlevleriyle paralellik gösterir. Bu işlevi ile, birey ve grupların birbirlerini tanımalarına, farklı kültürler arasındaki çatışmaları hafifletmeye yardımcı olur
Türk Dil ve Türk Tarih kurumlarının tarihi ve kuruluş amaçları nedir?
Türk Tarih Kurumu'nun amacı:
İlk adı "Türk Tarihini Tetkik Cemiyeti'dir" ve bu isimden de anlaşılacağı gibi TTK'nun amacı;
Türk Tarih Kurumu'nun amacı Türk tarihini ve Türkiye tarihini ve bunlarla ilgili konuları, Türklerin medeniyete hizmetlerini, ilmî yoldan incelemek, araştırmak, tanıtmak, yaymak ve yayınlar yapmak, bunlara dayanarak da Türk tarihini ve Türkiye tarihini yazmaktır. (ttk.org.tr)
Türk Dil Kurumu'nun amacı:
İlk adı "Türk Dilini Tetkik Cemiyeti'dir" ve bu isimden anlaşılacağı gibi TDK'nun amacı;
Atatürkçü düşünceyi, Atatürk ilke ve inkılâplarını, Türk kültürünü, Türk tarihini ve Türk dilini bilimsel yoldan araştırmak, tanıtmak ve yaymaktır. Bunu; Türk dili üzerinde araştırmalar yapmak, yaptırmak; ve Türk dilinin güncel sorunlarıyla ilgilenerek çözüm yolları bulmak olarak maddeleştirmişlerdir. (tdk.gov.tr)
Anayasa - Madde 134 :
Atatürkçü düşünceyi, Atatürk ilke ve inkılâplarını, Türk kültürünü, Türk tarihini ve Türk dilini bilimsel yoldan araştırmak, tanıtmak ve yaymak amacıyla; Atatürk'ün manevî himayelerinde, Cumhurbaşkanının gözetim ve desteğinde, Başbakanlığa bağlı; Atatürk Araştırma Merkezi, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu ve Atatürk Kültür Merkezinden oluşan, kamu tüzelkişiliğine sahip "Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu" kurulur.
İlk adı "Türk Tarihini Tetkik Cemiyeti'dir" ve bu isimden de anlaşılacağı gibi TTK'nun amacı;
Türk Tarih Kurumu'nun amacı Türk tarihini ve Türkiye tarihini ve bunlarla ilgili konuları, Türklerin medeniyete hizmetlerini, ilmî yoldan incelemek, araştırmak, tanıtmak, yaymak ve yayınlar yapmak, bunlara dayanarak da Türk tarihini ve Türkiye tarihini yazmaktır. (ttk.org.tr)
Türk Dil Kurumu'nun amacı:
İlk adı "Türk Dilini Tetkik Cemiyeti'dir" ve bu isimden anlaşılacağı gibi TDK'nun amacı;
Atatürkçü düşünceyi, Atatürk ilke ve inkılâplarını, Türk kültürünü, Türk tarihini ve Türk dilini bilimsel yoldan araştırmak, tanıtmak ve yaymaktır. Bunu; Türk dili üzerinde araştırmalar yapmak, yaptırmak; ve Türk dilinin güncel sorunlarıyla ilgilenerek çözüm yolları bulmak olarak maddeleştirmişlerdir. (tdk.gov.tr)
Anayasa - Madde 134 :
Atatürkçü düşünceyi, Atatürk ilke ve inkılâplarını, Türk kültürünü, Türk tarihini ve Türk dilini bilimsel yoldan araştırmak, tanıtmak ve yaymak amacıyla; Atatürk'ün manevî himayelerinde, Cumhurbaşkanının gözetim ve desteğinde, Başbakanlığa bağlı; Atatürk Araştırma Merkezi, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu ve Atatürk Kültür Merkezinden oluşan, kamu tüzelkişiliğine sahip "Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu" kurulur.
Çocuk hakları ne zaman kabul edilmiştir?
Çocuk hakları, kanunen veya ahlâki olarak dünya üzerindeki tüm çocukların doğuştan sahip olduğu; eğitim, sağlık, barınma; fiziksel, psikolojik veya cinsel sömürüye karşı korunma gibi haklarının hepsini birden tanımlamakta kullanılan evrensel kavramdır.
Çocuk hakları, insan hakları kavramının içinde ele alınması gereken bir konudur. Bugün, dünyanın birçok yerinde varolan insan hakları ihlalleri, çocuk boyutunda daha geniş kapsamlı ve büyüyerek, müdahale edilmesi daha zor bir şekilde yer almaktadır. Uluslararası Af Örgütü'nün belirttiğine göre; az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, emek sömürüsü, pornografi, şiddet, yasadışılık gibi olumsuz etkenlerin dahilinde, çocuk hakları ihlalleri daha büyük boyutlarda olmaktadır.
Çocukların erişkinlerden farklı fiziksel, fizyolojik, davranış ve psikolojik özellikleri olduğu, sürekli büyüme ve gelişme gösterdiği bilincinin yerleşmesi, çocukların bakımının bir toplum sorunu olduğu ve bilimsel yaklaşımlarla herkesin bu sorumluluğu yüklenmesi gerektiği düşüncesi, Cenevre Çocuk Hakları Bildirisi ile şekillenmiştir. Günümüzde çocuk hakları ile ilgili olan uluslararası belge 20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen ve 193 ülke tarafından onaylanmış olan Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmedir.
Çocuk hakları, insan hakları kavramının içinde ele alınması gereken bir konudur. Bugün, dünyanın birçok yerinde varolan insan hakları ihlalleri, çocuk boyutunda daha geniş kapsamlı ve büyüyerek, müdahale edilmesi daha zor bir şekilde yer almaktadır. Uluslararası Af Örgütü'nün belirttiğine göre; az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, emek sömürüsü, pornografi, şiddet, yasadışılık gibi olumsuz etkenlerin dahilinde, çocuk hakları ihlalleri daha büyük boyutlarda olmaktadır.
Çocukların erişkinlerden farklı fiziksel, fizyolojik, davranış ve psikolojik özellikleri olduğu, sürekli büyüme ve gelişme gösterdiği bilincinin yerleşmesi, çocukların bakımının bir toplum sorunu olduğu ve bilimsel yaklaşımlarla herkesin bu sorumluluğu yüklenmesi gerektiği düşüncesi, Cenevre Çocuk Hakları Bildirisi ile şekillenmiştir. Günümüzde çocuk hakları ile ilgili olan uluslararası belge 20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen ve 193 ülke tarafından onaylanmış olan Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmedir.
10.sınıf coğrafya göller konu anlatım,Coğrafya Göller ve Setler Konu Anlatım
Göller başlıca ikiye ayrılır,bunlar ;
DOĞAL GÖLLER ve YAPAY GÖLLER (Baraj Gölleri)'dir..
Doğal göller;
Teknotik Göller: Yer kabuğundaki kırılma,kıvrılma alanlarında yer altı sularının yüzeye çıkması,yağmur ve kar sularının birikmesi veya bir akarsu sularının iletilmesi sonucunda oluşan göllerdir.
Karstik Göller: Karsik arazilerdeki mağara tavanlarının çökmesiyle veya alanın kendi kendine çözünmesi ve çökmesi sonucu oluşan göllerdir. Dolin
Buzul: Buzul aşındırmasıyla oluşan çukurlardaki suların birikmesiyle veya dağın eteklerinde bulunan çukurun eriyen buzul suları ile dolmasıyla oluşur.
Volkanik: Volkanik arazilerde patlamadan sonra oluşan çukurun su ile dolması ile oluşur.
Set: Bir tarafı açık çanakların önünün doğalbir engelle kapanmasıyla oluşur.
Kıyılı set gölleri: Kıyı kordonlarının önünün dalga biriktirmesiyle oluşan setler ile meydana gelen göllerdir.
Alüvyal set : Akarsuların taşıdığı malzemelerin akarsuyun taşıma gücünün azaldığı yerde birikmesiyle akarsuyun önünün önü tıkanır ve alüvyal setler oluşur.
Volkanik set : Volkandan çıkan malzemelerin bir akarsuyun önünü tıkamasıyla biriken suların oluşturduğu göllerdir.
Heyelan set: Aşırı yağışlar nedeniyle dağın yamacından kopan malzemelerin akarsu önünü tıkaması sonucu biriken suların oluşturduğu göllerdir..
DOĞAL GÖLLER ve YAPAY GÖLLER (Baraj Gölleri)'dir..
Doğal göller;
Teknotik Göller: Yer kabuğundaki kırılma,kıvrılma alanlarında yer altı sularının yüzeye çıkması,yağmur ve kar sularının birikmesi veya bir akarsu sularının iletilmesi sonucunda oluşan göllerdir.
Karstik Göller: Karsik arazilerdeki mağara tavanlarının çökmesiyle veya alanın kendi kendine çözünmesi ve çökmesi sonucu oluşan göllerdir. Dolin
Buzul: Buzul aşındırmasıyla oluşan çukurlardaki suların birikmesiyle veya dağın eteklerinde bulunan çukurun eriyen buzul suları ile dolmasıyla oluşur.
Volkanik: Volkanik arazilerde patlamadan sonra oluşan çukurun su ile dolması ile oluşur.
Set: Bir tarafı açık çanakların önünün doğalbir engelle kapanmasıyla oluşur.
Kıyılı set gölleri: Kıyı kordonlarının önünün dalga biriktirmesiyle oluşan setler ile meydana gelen göllerdir.
Alüvyal set : Akarsuların taşıdığı malzemelerin akarsuyun taşıma gücünün azaldığı yerde birikmesiyle akarsuyun önünün önü tıkanır ve alüvyal setler oluşur.
Volkanik set : Volkandan çıkan malzemelerin bir akarsuyun önünü tıkamasıyla biriken suların oluşturduğu göllerdir.
Heyelan set: Aşırı yağışlar nedeniyle dağın yamacından kopan malzemelerin akarsu önünü tıkaması sonucu biriken suların oluşturduğu göllerdir..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
DENEME SINAVLARI
- 8. Sınıf İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük 1. Dönem 2. Yazılı Soruları
- 8. Sınıf İnkılap Tarihi Türk İnkılabı Genel Nitelikleri Ve Siyasi Alandaki İnkılaplar Etkinliği
- 8. Sınıf Fen Bilimleri Dönem Sonu Değerlendirme Sınavı Soruları
- 8. Sınıf Din Kültürü Ve Ahlak Bilgisi 1. Dönem 2. Yazılı Soruları
- 7. Sınıf Temel Dini Bilgiler 1. Dönem 2. Yazılı Sınavı Soruları
- 6. Sınıf Temel Dini Bilgiler 1. Dönem 2. Yazılı Soruları
- 6. Sınıf Kuran-ı Kerim 1. Dönem 2. Yazılı Soruları
- 6. Sınıf Arapça 1. Dönem 2. Yazılı Sınav Soruları
- 5. Sınıf Türkçe Genel Değerlendirme Testi Soruları
- 5. Sınıf Bilişim Teknolojileri Ve Yazılım 1. Dönem 2. Yazılı
- 4. Sınıf Türkçe Genel Değerlendirme Sınavı Soruları
- 4. Sınıf Trafik Güvenliği 1. Dönem 2. Yazılı Sınavı Soruları
- 4. Sınıf Matematik Çevre-Açı-Alan Genel Değerlendirme-Deneme Sınavı
- 4. Sınıf İnsan Hakları Ve Demokrasi 1. Dönem 2. Yazılı Soruları
- 4. Sınıf Din Kültürü 1. Dönem 2. Yazılı Soruları 2016/2017
- 3. Sınıf Türkçe 1. Dönem Genel Tekrar - Deneme Sınavı
- 2. Sınıf Türkçe-Matematik-Hayat Bilgisi Deneme Sınavı
Popüler Yayınlar
-
Ders kitabı cevapları: 7.Sınıf İngilizce Ders Kitabı (Bilgetürk Eğitim Yayınları) Cevapları Sayfa 12 7.Sınıf İngilizce Ders Kitabı (Bi...
-
6.Sınıf Sosyal Çalışma Kitabı Sayfa 1 Cevabı (İMYAY Yayınları) 6.Sınıf Sosyal Çalışma Kitabı Sayfa 2 Cevabı (İMYAY Yayınları) 6.Sınıf S...
-
11. Sınıf İngilizce A.2.2 Çalışma Kitabı Cevapları (MEB Yayınları) Sayfa 1 11. Sınıf İngilizce A.2.2 Çalışma Kitabı Cevapları (MEB Yayınlar...
-
5.Sınıf Türkçe Çalışma Kitabı Sayfa 1 Cevabı (ADA Yayınları ) 5.Sınıf Türkçe Çalışma Kitabı Sayfa 2 Cevabı (ADA Yayınları ) 5.Sın...
-
8.Sınıf Matematik Ders Kitabı sayfa 1 Cevabı (Can Yayınları) 8.Sınıf Matematik Ders Kitabı sayfa 2 Cevabı (Can Yayınları) 8.Sınıf Matemati...
Blog Arşivi
-
▼
2020
(233)
-
▼
Kasım
(68)
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Fizik Ders Kitabı Cevapları (Tutku Ya...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- 2020-2021 9. Matematik Ders Kitabı Cevapları (MEB ...
- Hangi olimpiyat geleneği 1960 Roma Olimpiyatlarınd...
- Tayland'ın Lopburi şehrinde 1989'dan beri her kası...
- Başrollerinde Leonardo DiCaprio, Margot Robbie ve ...
- Bir Bilim Adamının Romanı Oğuz Atay Kitap Özeti
- 1995 Yapımı "Gün Doğmadan" 2004 yapımı "Gün batmad...
- Hangi iki ünlü video oyunu kardeştir? Street Figte...
- Hangi sporun bazı müsabakalarında rekor kırılabilm...
- Türkçede hangisinin kısaltmasında sesli harf bulun...
-
▼
Kasım
(68)