11. Sınıf Dil ve Anlatım Kitabı sayfa 48-49-50 Cevabı (Evrensel İletişim Yayınları)

11. Sınıf Dil ve Anlatım Kitabı (Evrensel İletişim Yayınları)cevaplarını ridkes.blogspot.com aracılığıyla kolayca temin edebilirsiniz. 11. Sınıf Dil ve Anlatım Kitabı (Evrensel İletişim Yayınları) aynı şekilde çözümünü bulamadığınız etkinliklerin çözüm yollarını bu sayfamızdan takip edebilirsiniz. 11. Sınıf Dil ve Anlatım Kitabı(Evrensel İletişim Yayınları)  Sayfa 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 155, 156, 157, 158, 159, 160,161, 162, 163, 164, 165, 166, 167, 168, 169, 170, 171, 172, 173, 174, 175, 176, 177, 178, 179, 180, 181, 182, 183, 184, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100 ve diğer Ders kitabı sayfalarına ve diğer birçok kitabın etkinlik çözümlerine sayfamızdan göz atabilirsiniz.

11. Sınıf Dil ve Anlatım Kitabı sayfa 48-49-50 Cevabı (Evrensel İletişim Yayınları)


SAYFA 48
8. ETKİNLİK

Yaptığınız etkinliklerden ve incelediğiniz metinlerin tema ve anlatımlarından yola çıkarak günlük türünün özelliklerini belirtiniz.

9. ETKİNLİK
"Paris" ve "Gece Defteri" adlı metinlerden alınan aşağıdaki paragraflarda kullanılan anlatım türlerini belirleyiniz. Metinlerin teması ile kullanılan anlatım türleri arasında nasıl bir ilişki olduğunu açıklayınız.



METİNLER
PARAGRAFLAR
ANLATIM
TÜRÜ
Paris
Gambetta’dan kalkan bir otobüse bindim. Paris’in öbür ucuna kadar gittim. Dünyada bundan güzel bir yolculuk olamaz. Otobüs büyük küçük sokaklardan, alanlardan, çarşı­lardan, pazar yerlerinden, Seine (Sen) Nehri’ne gire çıka beni Eyfel Kulesi’ne ulaştırdı. Kafama Eyfel’i yazmayı koymuştum çünkü. Onca yıl hep onu seyretmiştim ama yanına hiç mi hiç gitmemiştim. Eyfel yakından bir çelik yığını, bir enkaz! Eyfel’e ancak karşıdan bakılabileceğine ancak o zaman tahammül edileceğine, o zaman (Bu kadarını olsun söylemeli.) güzel bulunabileceğine inanıyorum.
(...)
öyküleyici
Anlatım,
Betimleyici
Anlatım
Gece
Defteri
Bu yüzden şiirin de öteki sanatların da besini okumak (Resim alanında isegörmek, tiyatro ve sinema içinde görmek, okumak zorunlu.). Okuma, sadece geleneği bilmek için gerekmiyor elbet; geleneği yıkmanın da ön koşulu. Yeni ölçütler, beğeniler, düşler eskinin içinden fışkırıyor çünkü.Diyalektiğin yasası bu. Karşıtların mutlak çatışması ve görece birliği. Teknolojik gelişme de zorluyor elbet yeni biçimleri. Ama mutlak olanla görece ola­nın iyi araştırılması gerekiyor.
Açıklayıcı
Anlatım


10. ETKİNLİK
Günlüklerin yazılma amacıyla "Gece Defteri" ve "Paris" adlı günlüklerde dilin hangi işlevde kullanıldığını açıklayınız.
Günlüklerin yazılma amaçları

•    Kişinin kendini ifade etmesi, kendisiyle hesaplaşması. İç dökme ihtiyacı duyması.

•    Günlük yazarı, duygu, düşünce ve yaşantısını geleceğe taşımak, yıllar sonra yeniden hatırlamak amacıyla günlük tutar.

•    Günlük tutmanın bireysel amaçları olduğu gibi, toplumsal ve düşünsel amaçlan da vardır. Bazı yazarlar fikirlerini, kendi dönemlerinin sanat anlayışını günlüklerinde ele alarak okuyucuyu aydınlatmayı amaçlar.

Gece Defteri metninde dil göndergesel işlevde, Paris metninde ise hem göndergesel hem de şiirsel işlevde kullanılmıştır.

11. ETKİNLİK

"Her gün not tutun; açık, okunaklı. Tarih atmayı da unutmayın. Hayatımın günlüğünü günü gününe tutmuş olsaydım şimdilerde bir Larousse (Larus) sözlüğü olurdu elimde. Duyulan derlenen bir sözlük, yeniden karşılaşılan bir dünyadır."
Max Jakob (Meks Cekıp)
• Max Jakob'a göre günlük tutmak neden önemlidir. Günlük tutma alışkanlığının yararlarını açıklayınız.
Kendiniz ifade ediniz.

SUNUŞ
1. "Bu kitap, alt başlığından da hemen çıkarsanabileceği gibi bir 'gizli günlük' değil. Okur; kişisel yaşamıma, özel kaygılarıma, ruhsal sorunlarıma ilişkin hiçbir şey bulamayacak okuduklarında. Ama burada söz konusu olan yine de benim.
Yazarlardan, kitaplardan, düşüncelerden, olaylardan söz ediyorum. Ben konuşuyorum yani. Güncel ile tarihsel olan arasında bağ kurmak istiyorum. Yaşadığımız, yaşamakta olduğumuz dehşeti ve güzelliği, sorunları ve çözüm çabalarını izliyor, kendimce sonuçlar çıkarıyorum.
Batı'da Gide (Jid), Türkiye'de Birsel gibi düzenli bir günlükçü olmadım zaten. Aralıklarla tuttuğum birçok günlüğü ya yaktım ya yırtıp attım. Elimde gün gün değil, ara ara tutulmuş 1984, 1990, 1991, 1992 ve 1993 yıllarına ait beş defter var. (...) Ne demişim, ne düşünmüşüm diye merak ederek okuduğumda, günlüklerin içinde okurun da ilgisini çekebileceğini sandığım düşünceler bulunduğunu gördüm."
...................................................................................Ahmet Oktay 
...............................................................................Gece Defteri

Ahmet Oktay'ın "Gece Defteri" adlı günlüğünün "Sunuş" bölümünden alınan ifadelerden hareketle onun günlükleri yazma ve yayınlama nedenlerini açıklayınız.
Ahmet Oktay günlüklerinde kişisel yaşamını değil yazarları, kitapları, olayları anlatmaktadır. Yazar bunları anlatırken okuyucuya yararlı olacak, yeni düşünceler kazandıracak konuları seçmeye özen göstermiştir.
 “Paris” ve “Gece Defteri” metinlerden alınan aşağıdaki cümlelerde koyu yazılan sözcükleri inceleyiniz. Bu tür sözcüklerin yazılışıyla ilgili kuralları belirleyip verilen örnekteki gibi tabloya yazınız. 


......................................................................31 Aralık Pazar/EDEBİYATI SEVMEK
2. Edebiyatı sevmek... Bir şeyi sevmek için önce onu tanımak gereklidir. Bilmediğiniz, tanımadığımız bir şey sevilemez ki! Yaşayan bir şeydir edebiyat. Canlı, diri, güncel, eskimeyen. Size her zaman dost, yakın. Yaşamın kendisi. Alırsınız bir romanı, bir şiir kitabını, kendi iç dünyanızın bulanık karışık evrenine gidersiniz birden. Çözümleyemediğiniz duygularınızın bir açıklığa kavuştuğunu duyarsınız. Roman kahramanının yerine geçersiniz. Bir dize aydınlığa çıkarırverir sizi. Yaşam gerçekleri nedir, insanoğlunun ölümsüz yönleri hangileridir, anlayıverirsiniz. Budur edebiyat işte. Boş zamanları öldürmek amacı değil. İnsanı insan eden bir güçtür.
Bir lisede yaptığım konuşmada bunları söylemiştim. Eski defterlerin birinde karşılaştım. Ne denli etkiledi öğrencileri bilmem. Bir eğitim işidir edebiyat sevgisi. Durup duruken olmaz bu; zamanla, yavaş yavaş kurulur. Birinin temeli atması gerekir. Bir babanın, bir ananın, bir yakının. Öğrencileri zorlarlar böyle toplantılara gelmeye. Bazen bir iki ders de kaynar gider arada! Dışarıda hava güzeldir, çocuğun aklı oradadır. Sen istediğin kadar edebiyatı sevdirmeye uğraş. Yaşam ağır basar. Şunu anlatabilsek: Yaşamdır edebiyat, yaşamı sevmekle edebiyatı sevmek birdir. Yaşam sevgisi de doğal değildir bence, onu da öğretmek gerekir; yaşadığını duymayı, tatmayı. Evet, her şey bir eğitim işi. Edebiyatı anlamak da yaşamı anlamak da...
...........................................................................................Oktay Akbal 
..........................................................................................Geçmişin Kuşları

Yukarıdaki günceyi okuyunuz. Siz de "Okuma" kosundaki düşüncelerinizi günce şeklinde yazınız.
Verilen parçayı okuduktan sonra “okuma” konusuyla ilgili düşüncelerinizi günlük şeklinde yazınız. 
3. Gün içerisinde yaşadığınız bir olay, yaptığınız bir gezi, okuduğunuz bir kitap veya izlediğiniz bir film vb. ile ilgili duygu, düşünce ve izlenimlerinizi günlük türünde yazınız.

4. Sınıfınızda iki grup oluşturunuz. Bir grubun "Paris", diğerinin de "Gece Defteri" adlı metni incelemesi amacıyla gruplar arasında görev dağılımı yapınız. İnceleyeceğiniz metinde kullanılan noktalama işaretlerini ve bu noktalama işaretlerinin kullanıldığı yerleri grupça belirleyiniz. Yaptığınız çalışmayı arkadaşlarınıza sununuz.
5.

Ne zaman dış yolculuklara çıksam Ivo Andriç’ihatırlarım.
Kişi ad ve soyadları büyük harflerle başlar.
Yıllardır ihtiyar Avrupa’yı Yakın - Uzak Doğu’yu çağrılı dolaşıyorum.
Yön adları bir ülkeyi veya bölgeyi kastediyorsa büyük harfle yazılır.
7 Colinnes 7 Poetes toplantısı 2 Mart’ta,önümde koca bir zaman var.
Belli bir tarih bildiren gün ve ay adları büyük harfle başlar.
Gambetta, pek az kalan Parisli mahallelerden biri.
Mensubiyet ve milliyet belirten kelimeler büyük harfle başlar. Özel isme getirilen yapım ekleri kesmeyle ayrılmaz.
1964’te günlüğüme böyle bir tümce düştüğüm usumda.
Ekler ünsüz benzeşmesi kuralına uyar. Tarihlere getirilen çekim ekleri kesmeyle ayrılır.
Paris’te gökyüzü yok.
Kimi kelimeler kalıplaşma yoluyla bitişik yazılır.
Bir havaalanı sanki Paris.
Kimi kelimeler kalıplaşma yoluyla bitişik yazılır.
Paris'e bu dördüncü gelişim.
Sert ünsüzler ünlü bir ek aldığında yumuşarlar.
Onca yıl seyretmiştim ama yanına hiç mi hiç gitmemiş­tim.
Bazı sözcükler hece düşmesi yoluyla bitişik hâle gelir.
Seyir et- >seyret-
Türk şiiri gecesi saat 8.30’da başlıyor.
Saat ve dakika bildiren rakamlar arasına nokta konur. Ekler dakika kısmının sonuna, kesme işareti ile getirilir.
Son olarak Mehmet Ulusoy, Çan’dan şiirler okudu, böyle- ce de Türkçe duyuldu.
Dil adları büyük harfle başlar.
Ama bende gidecek hal yok.
Bulunma hal ekleri kelimeye bitişik yazılır.
Türk şiiri değil mi ki onlara tanıtılacaktı, bu dadoğaldı el­bet.
“mi" edatı ile “ki”, “de” bağlaçları ayrı yazılır.
Okuma, sadece geleneği bilmek için gerekmiyor elbet; ge­leneği yıkmanın da ön koşulu.
Ön koşul tamlaması ayrı yazılır.
Adam Sanat’ta Ülkü Tamer’in iki yeni şiiri var.
Ekler ünsüz benzeşmesi kuralına uyar. Dergi isimleri büyük harfle başlar.
Kimi gözlemleri var ki hem doğru hemesinlendirici.
“Hem ... hem” bağlacı arasında noktalama işareti kulla­nılmaz.
Ne yazık ki İslam’ı Selçukluları, Osmanlıyı, Hitit’i, Frigya’yı yeni Türkiye’yi bütün olarak görmenin yol açabileceği bir­leşimin kültürel anlamını yeterince kavrayamıyoruz.
Özel adlara gelen yapım ekleri kesmeyle ayrılmaz, özel adlara gelen çekim ekleri ise kesme işareti ile ayrılır.

Paylaş

0 Yorum var "11. Sınıf Dil ve Anlatım Kitabı sayfa 48-49-50 Cevabı (Evrensel İletişim Yayınları)"

Yorum Gönder