Tanımı/Anlamı
- Işığı olmayan, bütünü veya bir parçası ışıktan yoksun olan.
- Işık olmama durumu
Örnek: Biz, karanlığın içinde ilerliyoruz. H. Taner - Yasalara, töreye uygun olmayan
- Gereğince anlaşılıp bilinemeyen, ne olacağı, sonu belli olmayan (durum)
- Karışık.
- Üzüntü, sıkıntı, perişanlık
Diğer Dillerdeki Karşılıkları
- en: dark. obscure. unlit. clouded. darkling. dun. dusky. foggy. funny. funny peculiar. gloomy. murky. pitchy. shadowy. shady. somber. sombre. tenebrous. darkness. obscurity. dark. deep. deepness. gloom. gloominess. inkiness. murk. night. obscuration. sha.
- en: dark. darkness. doubtful. equivocal. fishy. gloom. gloomy. murky. obscure. shade. shadow. shadowy. sombre. sullen.
- en: the dark. dark place. black. cloudy. darkness. gloom. murk. murky. night. obscure. obscurity. shade. sombre somber. sullen. a touch of the macabre. vague.