Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi'nin amaçları nelerdir?

DTCF Kuruluş Amacı:

Fakültenin kuruluşunu öngören 2795 sayılı yasanın gerekçesinde ise iki ayrı gereksinme vurgulanmıştı:
  • "Başkentte, bir yönden Türk kültürünü bilgi yöntemi ile işleyecek bir inceleme ve araştırma kurumu; öte yandan ortaöğretim kurumlarımıza, ulusal dil ve tarihimizin bilimsel ve en yeni anlayışlarına göre hazırlanmış öğretmen yetiştirmek..."
Böylece, 9 Ocak 1936'da Mustafa Kemal'in de katıldığı büyük bir törenle açılan Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, bilimsel araştırmalar yapma ve yaymanın dışında. Tarih Kurumu ile Dil Kurumu'nun çalışmalarını da bir arada değerlendirip senteze varmaya da çalışacaktı.

Uygur ve Göktürk devletlerinin sınırlarının farklılık ve benzerlikleri nedir?

Çin kaynaklarında haesoqq, Vei-ho, Hui-ho, Hueu-hu, Wei-wu vb. şekilde görülen Uygur adının anlamı 974'te yazılan Çince bir eserde "şahin süratiyle dolaşan ve hücum eden" şeklinde açıklanmaktadır. Fakat bunun bir yakıştırma olduğu bellidir. Etimolojik olarak Uygur adının "uy (takip etmek)+gur" (Salgur gibi)tarzında ortaya çıktığı ileri sürülmüş ise de, o tarihlerde kullanılan Türkçe'de de "takip etmek" manasındaki eylem kökünün "ud-" biçiminde olduğu antitezinden hareketle sözcüğün "oy (oymak,baskı yapmak) + gur" ve kuvvetli bir olasılıkla "uy (akraba, müttefik)+ gur" şeklinde türediği savunulmaktadır. Nitekim tarihsel süreçte ortaya çıkan "On Uygur" federatif adının "On Müttefik" manasına kullanılmış olma olasılığı tarihsel gerçeklik açısından ağır basar. Uygur adıyla ilgili bir diğer sorunsal ise İslam kaynaklarında her zaman ve Çin kaynaklarında bazen kendilerine verilen Tokuz Oğuz/Dokuz Oğuz adının kökeni ve ne şekilde ortaya çıktığıdır. Aslında Uygurlardan ayrı bir budun (boylar birliği) olan Dokuz Oğuzlar Göktürk siyasi otoritesinin dayandığı topluluk idi. Bu anlamda ayrı bir etnik yapı oluşturmayıp bizatihi Türk budununu oluşturan boylara verilen isimdi. Zaten Çin kaynaklarında kendilerinden "Türklerin dokuz kabilesi", Göktürkler'den ise "dokuz kabilenin Türkleri" diye bahsedilmesi bu özdeşliği ortaya koymaktadır. İşte bu Dokuz Oğuz boylarına, başka bir deyişle dokuz adet Oğuz boyuna, -dokuz oymaktan oluşan- Uygur boyunun eklenmesiyle "On-Uygur" denilen siyasal birlik ortaya çıkmıştır ve böylece Uygur adı ile Dokuz Oğuz adı birlikte ve bazen karıştırılarak kullanıla gelmiştir.

Göktürkler veya Kök-Türkler (Çince: 突厥 pinyin: Tūjué; 552—744), Orta Asya ve Çin'de yaşamış Türk toplumu. Göktürkler inanç ve düşünce yapılarına göre Göktanrı (Tanrı veya Tengri) tarafından devlet kurma görevinin kendilerine verildiğine inanır ve bu doğrultuda hareket ederlerdi. Bu yüzden kendilerini Göktürk olarak tanımlamışlardır.Gök rengi yani Mavi kutsaldı.Yine ibadetler göğe en yakın yerlerde,yükseklerde yapılırdı. Bugün halen Anadoludaki Türkmenler belli kutlamalar için (hıdırellez vs) yüksek dağlara,tepelere çıkmaktadırlar..Türk adı ilk kez Göktürkler dönemine ait Orhun Yazıtları'nda geçmektedir.
"Türk" adını siyasi olarak kullanan ilk Türk devletidir. Devletin ilk önderi Bumin Kağan'dır. Bumin Kağan'ın kardeşi İstemi Kağan ülkenin batı kanadını yönetirdi. Göktürkler komşuları olan Çin, Sasani (İran) ve Bizans İmparatorluğu ile askeri, siyasi ve ekonomik ilişkiler kurdular. Doğu Göktürk Kağanlığı 630 yılında, Batı Göktürk Kağanlığı ise 659 yılında Çin yönetimi altına girdiler.

İyonyalılarda yönetim şekli nasıldır?

İyonya Şehir Devletlerini önce krallar, asillerin kurmuş olduğu oligarşiler (iktidarın bir grubun veya bir ailenin ya da bir sınıfın elinde bulunması), sonradan da demokratik hükümetler yönetmiştir.
- Şehir devletleri halinde yaşamışlardır. Bu nedenle merkezi bir devlet yoktu.

İyonya'da Siyasi Yapı
Siyasal yapılanmaları bağımsız şehir devleti şeklinde idi. Şehir devletlerinin temsilcileri "Panionion" adlı kutsal alanda (halen Kuşadası'na bağlı Güzelçamlı'da) dini ve siyasi amaçlar için dönemsel olarak toplanmakla birlikte, hiçbir zaman ortak bir siyasi yapıda bir araya gelmediler.Hiç bir zaman bir araya gelmedikleri için ortak karar aldıkları bir yerde yoktur.Tüm Karadeniz, Kuzey Ege, Güney İtalya ve Sicilya sahillerinde çok sayıda koloni kurarak Akdeniz havzasındaki ticari üstünlüklerini geliştirdiler. Amasra, Sinop, Trabzon, Batum, Kefe, Varna, Enez, Napoli, Sirakuza, Marsilya, Nis gibi birçok kent ilk kez İyonyalılar tarafından kolonize edildi.
İyon şehir devletlerinin başında en eski dönemde krallar bulunuyordu. MÖ 7. yüzyılda halkın seçtiği kişiler, meclislerin yardımı ile şehirleri yönetmeye başladılar. 6. yüzyılda seçim yoluyla iktidarı ele geçiren güçlü yöneticiler tiranlık düzenini kurdular.

Kota sorgulaması nasıl yapılır?

ADSL kotası nasıl ölçülür?

şimdi bende internet var ttnet ama kota ölçer programda az gösteriyor internette çok gösteriyor
yardım cı olurmusnuz ?

http://www2.ttnet.com.tr/adsl-kota-sorgulama/login_sso.asp

Buğday nerede yetişir?

TAHILLAR
Ekili-dikili alanlar içinde en geniş alanı olan, en çok yetiştirilen ürünler tahıllarıdır.Topraklarımızın %70’i tahıl tarımına ayrılmıştır.
UYARI:Tahıl ekim alanlarının geniş olmasının temel nedeni:Ülkemizin büyük bölümünde yaz kuraklığı yaşanması ve yeterince sulama yapılmamasıdır.
A-BUĞDAY:Büyüme döneminde nem, olgunlaşma döneminde sıcak ve kurak iklim ister.Bu nedenle Her mevsim yağışlı olan Karadeniz kıyılarında ve Doğu Anadolu’nun düşük sıcaklığa sahip yüksek yerlerinde üretimi yapılamaz.
*Doğu Anadolu’da yazlar kısa sürdüğü için yazlık , diğer bölgelerde kışlık ekim yapılır.
*Üretimde İç Anadolu, Marmara, Akdeniz, Güneydoğu Anadolu
Not: 1950 yılından sonra tahıl üretiminde artış meydana gelmesinin nedeni tarımda makineleşmedir
Not: İhraç ürünlerimiz içinde yer almamasının nedeni nüfusumuzun fazla olmasıdır

B-ARPA:Tahıl üretiminde 2. sırada yer alır.Buğdayın ekildiği her yerde ekilir. Yetişme ve olgunlaşma dönemi buğdaydan kısadır.
*İç Anadolu ve Doğu Anadolu en fazla buğday üreten bölgelerdir.
Not: Sıcağa ve soğuğa, buğdaya göre daha dayanıklı olduğu için Doğu Anadolu’nun yüksek kesimlerinde de üretilir
Not: Hayvan yemi ve bira sanayinde kullanıldığı için üretimi yaygınlaşmıştır
Not: Her mevsimi yağışlı Karadenizin kıyı kesiminde yetişmez
Not: Orta Doğu ülkeleri ile bira sanayi gelişmiş ülkelere ihraç edilir
C-MISIR:Fazla su ve sıcaklık ister. Karadeniz Bölgesinde her mevsim yağışlı olduğu için sulamadan doğal yetişir.
*Ülkemizde en fazla Akdeniz ve Karadeniz’de yetişir.daha sonra Marmara ve Ege’de yetiştirilir.İç bölgelerde üretimi az ve sulanabilen alanlarda yetişir
*Karadeniz Bölgesinde buğdayın yerini mısır almıştır
Not: Karadeniz Bölgesi’nde mısır üretimi fazla olmasına rağmen bölge ticaretinde önemli olmamasının nedeni, Halkın temel besin kaynağı olmasından dolayı üretilenin bölge içinde tüketilmesidir
Not:Mısırdan yemeklik yağ üretilmeye başlandıktan sonra üretimi yaygınlaşmıştır.
D-PİRİNÇ: Sıcak ve nemli bir iklim ister Yetişmek için en fazla suya ihtiyaç duyan tahıldır.Daha çok akarsu vadi tabanlarındaki düzlüklerde yetişir
*Karadeniz(orta ve Batı Karadeniz), Marmara (Ergene),Akdeniz(Amik Ovası) yetiştirilir.
Not:Ülkemizde ekim alanı geniş olmasına rağmen ekim alanları dar ve dağınıktır.Nedeni Ekiminin devlet kontrolünde olmasıdır (sıtma hastalığına neden olan sivri sineklerin üreme alanı olduğu için
E-ÇAVDAR ve YULAF:verimi düşük topraklarda yetiştirilebilir.Düşük sıcaklığa dayanıklıdır.Hayvan yemi ve alkol sanayinde kullanılır.
2-BAKLAGİLLER
*Olgunlaşma döneminde sıcaklık ve az nem ister.
Not:Toprağı azot bakımından zenginleştirdiği için diğer bitkilerle dönüşümlü ekilir.Üretim dünya ortalamasının üzerindedir
A-MERCİMEK:Nem ihtiyacı çok azdır.En çok Güneydoğu Anadolu bölgesinde yetişir.2. sırada İç Anadolu yer alır
B-NOHUT: İç Anadolu,Akdeniz, İç Batı Anadolu, Güneydoğu Anadolu’da yetiştirilir
C-FASULYE: Üretimi sulama ve neme bağlıdır. İç Anadolu, Karadeniz, Akdeniz
D-BAKLA: Seracılığın gelişmesine bağlı olarak Akdeniz ve Ege Bölgelerinde en fazla yetiştirilir
3-SANAYİ BİTKİLERİ:
Endüstride hammadde olarak kullanılan tarım ürünleridir(gıda, ilaç, kağıt, dokuma,kimya vb.)
*Tahıllardan sonra ekim alanı en geniş olan bitkilerdir.
*Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun sınırlı bölgeleri hariç her bölgemizde yaygın ekim alanları vardır.
Not:Türkiye’de sanayinin gelişmesiyle son yıllarda sanayi bitkileri ekim alanları ve türleri artmıştır.

A-TÜTÜN:Sigara sanayinin hammaddesidir.Kıraç arazide iyi yetişir.Çimlenme ve büyüme döneminde bol su, olgunlaşma döneminde sıcak ve güneşli iklim ister.Kumlu, hafif eğimli, geçirgen toprak kalitesini artırır.
*Ege(%63),Karadeniz(%20), Marmara(%13) Bölgeleri üretimin büyük kısmını karşılar.
*Bunun dışında Bitlis, Siirt,Gaziantep ve Malatya’da üretilir.
*Türkiye tütün üretiminde dünyada altıncıdır.
UYARI:. Tütünde kaliteyi korumak amacıyla ekim alanı ve üretimi devlet kontrolünde yapılır.
UYARI:Devlet kontrolünde üretimi yapıldığı için üretimde dalgalanmalar olmaz
B-PAMUK:Dokuma sanayinin hammaddesidir.Çekirdeklerinden (Çiğit) yağ elde edilir
*Yaz mevsiminin sıcak ve kurak geçtiği sulama imkanlarının bulunduğu bölgelerde yetişir.
Not:İç Anadolu ve Doğu Anadolu’nun yüksek yerlerinde düşük sıcaklıktan dolayı pamuk tarımı yapılmaz.
Not: Karadeniz Bölgesi’nde yaz kuraklığı olmadığı için pamuk tarımı yapılamaz.
*En çok Ege(Büyük Menderes ovası), Akdeniz (Çukurova)Bölgelerinde yetişir.Ayrıca GDA,Marmara, Doğu Anadolu(Elazığ,Malatya,Iğdır) yetişir.
*İhracatta ilk sıralarda yer alır.
UYARI: GAP ile sulamanın artması pamuk üretim alanının genişlemesine ve üretim artışına neden olmuştur.
UYARI: Hasat döneminde pamuk ekim bölgeleri geçici göç alır.
C-ŞEKERPANCARI:Yetişme döneminde bol nem, olgunlaşma döneminde fazla yağış istemez.(Bu nedenle Doğu Karadeniz kıyılarında fazla yetişmez).Şekerpancarı tarımı büyük ölçüde insan emeğine dayanır.
*Şekerpancarı daha çok iç bölgelerimizde üretilir.İç Anadolu Üretimin yarıya yakınını karşılar.II.Karadeniz,III. Sırada Marmara Bölgesi yer alır.
*Sulama yetersizliğinden dolayı Güneydoğu Anadolu’da ekim alanı yaygın değildir.
UYARI:Kıyı bölgelerimizdeki ovalar ekonomik değeri yüksek tarım ürünlerine ayrıldığı için Şekerpancarı tarımı yapılmaz.
UYARI:Şekerpancarı hasattan sonra hemen işlenmesi gerektiği ve uzun mesafeler taşıma giderini artırdığı için ekim alanları şeker fabrikalarına yakındır.Bu nedenle şekerpancarının coğrafi dağılışı şeker fabrikalarının coğrafi dağılışına paralellik gösterir.
UYARI:Küspesi hayvan yemi olarak kullanıldığı için besi ve ahır hayvancılığı şeker fabrikaları çevresinde yoğunlaşmıştır.
D-HAŞHAŞ,KETEN ve KENEVİR(Kendir),ANASON:
*Haşhaş Tohumlarından elde edilen yağ yemeklik ve yağ sanayinde kullanılır.İlaç sanayinde kullanılır.
*Afyon,Burdur;Denizli,Isparta,Uşak,Kütahya,Konya’da yetiştirilir
UYARI:Her türlü toprak ve iklim şartlarında yetişmesine rağmen uyuşturucu yapımında kullanıldığı için ekimi devlet kontrolünde yapılır.
-Kenevir, halat, urgan ve çuval yapımında kullanılır
*Kastamonu,İzmir,Samsun,Urfa, Çorum ve Yozgat
*Taşköprü’de kenevir lifi işleme fabrikası vardır.Üretimde Karadeniz Bölgesi ilk sırada yer alır.
UYARI: Tohumlarından uyuşturucu elde edildiği için ekimi ve üretimi devlet kontrolünde yapılır.
-Keten: Lifleri dokumacılıkta, tohumları bezir yağı üretiminde kullanılır.
*Batı Karadeniz(Sinop-Kastamonu),Marmara (Kocaeli çevresi) nde en fazla üretilir.
UYARI: Ekimi devlet kontrolünde yapılır
-Anason:hamur işlerin et yemeklerinde kullanılır.Rakı sanayinin hammaddesidir.
*Burdur başta olmak üzere Denizli,Muğla,Antalya’da yetiştirilir.
4-YAĞ BİTKİLERİ
Zeytin,ayçiçeği,haşhaş,soya fasulyesi,keten-kenevir,Pamuk(çiğit,susam
A-AYÇİÇEĞİ:En önemli yağ bitkisidir.hayvan yemi ve çerez olarak kullanılır.Büyüme döneminde su, olgunlaşma döneminde bol güneş ister.
*Üretimde Marmara(Ergene Havzası) ilk sırada yer alır.Orta Karadeniz,İç Anadolu ve Ege’de yetiştirilir.
B-SOYA FASULYESİ:Yağ bitkisidir.Unu hayvan yemi olarak kullanılır.
Akdeniz(Çukurova)Ege, Orta ve Doğu Karadeniz.

C-YERFISTIĞI: Sıcak iklim bitkisidir.Yağ ve çerez bitkisidir.Üretimin %90’ını Akdeniz Bölgesi karşılar.
D-ZEYTİN:Kışları ılık ve yağışlı, yazları sıcak ve kurak olan Akdeniz ikliminde yetişir.Bu nedenle don olayının görüldüğü iç bölgelerde yetişemez
*En çok üretim yapılan bölge Ege’dir(Edremit,Aydın).(yağ sanayi)
*Güney Marmara kıyılarında(Bursa-Gemlik( sofralık zeytin tarımı yapılır.
*Hatay,Gaziantep ve Doğu Karadeniz kıyılarında kış ışıklığından dolayı yetişir
Not:Ağacın özelliğinden dolayı üretimde yıllara göre dalgalanmalar olur.Bir yıl az bir yıl çok ürün verir.
UYARI:Doğal koşullar bakımından zeytin yetişmesine en elverişli bölge Akdeniz olmasına rağmen zeytin üretimi Ege ve Marmara’dan azdır.Akdeniz kıyılarının daha fazla gelir getiren tarım ürünlerine ayrılmış olmasıdır.