Üniversite Konseyleri Derneği tarafından yapılan açıklamada, referandumdan sonra türban tartışmasının CHP'nin de katkılarıyla gündeme geldiği belirtilerek, üniversitelerin açılmasıyla da türbanlı öğrencilerin kampüslere alınmaya başlandığı ifade edildi.
''Türbanlı öğrencileri derse almayan ya da dersten çıkartan öğretim üyeleri hakkında disiplin işlemi yapılacağına yönelik bir tehdit ortamı yaratılması için, bir şikayet dilekçesi üzerine YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan tarafından İstanbul Üniversitesi'ne yazılan 'şikayet dilekçeleri' konulu yazının medya dezenformasyonu ile genelleştirildiği'' görüşünün savunulduğu açıklamada, YÖK'ün yeni bir genelgeyle türbanlı öğrencilere dokunulmazlık sağladığı zannının yaratıldığı öne sürüldü.
Bu durumun özel uygulama teşkil ettiği için suç niteliği taşıdığı savunulan açıklamada, 2008 yılının ilk aylarında benzer bir sürecin yaşanarak, AK Parti'nin türbanı üniversiteye sokma operasyonunun 7 bin 532 akademisyenin dernek kanalıyla verdiği tepki ile boşa çıkartıldığı ifade edildi.
''AKADEMİNİN GÖRÜŞÜ DEĞİŞMEDİ''
Aradan geçen süre içerisinde ne türbanın niteliğinin ne de derneğin bu konudaki görüşünün değişmediğinin bildirildiği açıklamada, ''Değişen tek şey arkasına referandum sonuçlarını da alan AKP'nin gücü ve CHP'nin türban konusundaki pozisyonu olmuştur. Türban meselesi bir kılık kıyafet meselesi değildir. Bundan ibaret olması durumunda gerçekten bir özgürlük meselesi olurdu. Ancak türban gericiliğin Türkiye'nin siyasi, sosyal ve akademik yaşamını belirleme mücadelesinin önemli bir parçasıdır. Türbanın bu koşullarda üniversiteye girmesinin doğru olmayacağını söylememizin nedeni budur'' görüşüne yer verildi.
Açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
''Kadınların, siyasi iktidar, cemaat, mahalle, aile ve koca baskısından kurtularak özgür karar verebildikleri bir ortamda türban sorunu da çözülecektir. Bunlar gerçekleşmeden türban, gerici siyasi hareketin ve iktidarın siyasi olarak kullandığı bir simge olmaya devam edecektir ve buna alet edilen insanlarımızın ise bireysel özgürlüklerini yaşamadıkları açık olacaktır. Bizim türbanlı türbansız tüm öğrencilerimize çağrımız bu baskıya teslim olmamaları ve mücadele etmeleridir, çünkü ancak böyle özgürleşeceklerdir.''
Gelinen noktada, kampüslere ve dersliklere başlarını açarak girmeleri gereken kız öğrencilerin fiili durum yaratılarak başları kapalı olarak alındığı ve tek tek bu öğrenciler hakkında tutanak tutulmasının beklendiğinin ifade edildiği açıklamada, ''Öğrencilerimiz ile karşı karşıya gelmeyeceğiz. Ancak aydınlanma mücadelemizi sürdüreceğiz'' denildi.
0 Yorum var "Üniversite Konseyleri'nin Sert Başörtü Çıkışı"
Yorum Gönder