Yükümlülükleri yerine getirmeyen, izin şartlarını ihlâl eden, yayın ilkelerine ve Kanunda belirtilen diğer esaslara aykırı yayın yapan özel radyo ve televizyon kuruluşlarını uyarır veya aynı yayın kuşağında açık şekilde özür dilemesini ister. Bu talebe uyulmaması veya aykırılığın tekrarı halinde ihlâle konu olan programın yayını, bir ilâ on iki kez arasında durdurulur. Bu süre içinde programın yapımcısı ve varsa sunucusu hiçbir ad altında başka bir program yapamaz. Yayını durdurulan programların yerine, aynı yayın kuşağında ve reklamsız olarak, Üst Kurulca hazırlattırılacak; Eğitim, kültür, trafik, kadın ve çocuk hakları, gençlerin fiziksel ve ahlaki gelişimi, uyuşturucu ve zararlı alışkanlıklarla mücadele, Türk dilinin güzel kullanımı ve çevre eğitimi konularında programlar yayınlanır.
TEKZİP: Yalanlama, düzenleme ve düzeltme demektir.Herhangi bir kişi veya bir kurum hakkında herhangi bir basın yayın organında gerçeğe aykırı,asılsız bir haber ve bilgi yayınladığı zaman o kişi veya kuruluşun isteği üzerine direkt veya mahkeme kararıyla dolaylı yönden o basın yayın kuruluşunun yanlış,asılsız ve gerçeğe aykırı haberi,bilgiyi yalanlama ve düzeltme yayınına tekzip denir.
SANSÜR: Gazete, dergi gibi basın organlarındaki yazı, resim, karikatür gibi unsurların önceden devlet makamları tarafından incelenerek basım ve yayının yasaklanmasıdır.
Rtükün önemi ve görevi
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Dr. A.Zahid Akman, Türkçe’nin doğru ve güzel kullanımını teşvik etmek amacıyla, radyo ve televizyonlara Türkçe ödülleri vereceklerini açıkladı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün doğumunun 125. yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu ile Türk Dil Kurumu tarafından Ankara’da düzenlenen “Atatürk ve Türk Dili” konulu uluslararası panelin açılışında konuşan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Dr. A. Zahid Akman “Türkçe’nin doğru ve güzel kullanımını teşvik etmek için yayıncı ve yapımcılara RTÜK Güzel ve Doğru Türkçe Kullanımı Ödülleri vereceğiz.” dedi.
Türk dilinin, dillerin en zenginlerinden olduğunu söyleyen Akman, özel radyo ve televizyonlarda kullanılan Türkçe'nin büyük önem taşıdığına işaret ederek, “Özel radyo ve televizyonlarda kullanılan Türkçe, bugün toplumumuzun Türkçe olarak bildiği, kabullendiği, hayatında uyguladığı dile dönüşmektedir. Ancak, televizyonlarımızda, radyolarımızda kullanılan dil ne kadar Türkçe'dir sorusunun cevabı ise hepimizin zor vereceği bir cevaptır şeklinde konuştu.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Dr. A. Zahid Akman, program yöneticileriyle Türkçe'nin doğru ve düzgün kullanımına ilişkin pek çok görüşme yaptıklarını belirterek, şunları söyledi:
“Bugün ilk defa ifade ediyorum; Türkçemizin güzel ve doğru kullanımıyla ilgili bir ödül vereceğiz. Bugüne kadar program ihlallerine verdiği cezalarla bilinen Üst Kurulumuz, bundan sonra Türkçemizin kullanımıyla ilgili çeşitli program dallarında ödüller verecek. Böylece, Türkiye'ye, güzel Türkçemize, milli birliğimizin en önemli unsuru olan dilimize yayıncı kuruluşlarımızın daha fazla hassasiyet göstermesini, bu konuda biraz fazla dikkat kesilmelerini sağlayacağız. Kamuoyunun da dikkatinin çekilmesi, bu ödüllerle sağlanmış olacak.”
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Dr. A. Zahid Akman, “Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Güzel ve Doğru Türkçe Kullanımı Ödülleri”nin yayınlarda Türkçe'yi kuralları gereği, müstehcen ve argo ifade kullanımından kurtarmak ve bu çerçevede keyfi kullanmaların önüne geçmek amacıyla yayıncı ve yapımcılara verileceğini bildirdi.
Ödüller, ulusal, yerel, bölgesel radyo ve televizyonlarda, 1 Ocak-31 Aralık tarihleri arasında yayınlanan eğitim, kültür, haber, haber program, güncel programlar, müzik-eğlence, çocuk, spor, drama ve filmler, kuşak programlar, belgesel programlara verilecek. Ödül için yayıncı kuruluşlar, program yapımcıları, bizzat başvurabilecekleri gibi, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu veya Seçici Kurul tarafından da aday gösterilebilecekler. Başvurular 10 Şubat 2007 günü saat 18.00'e kadar yapılacak. Seçici Kurul tarafından ödüle layık görülen programlar, Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun kuruluş yıldönümü olan 20 Nisan’da açıklanacak.
Panelin açılışında konuşan Devlet Bakanı Prof. Dr. Beşir Atalay da yayın kuruluşlarına Türkçe'yi doğru ve titiz kullanma konusunda önemli görevler düştüğünü kaydederek, “Son zamanlarda görüyoruz, yerel ağızlar, argolar, küçük, kısa ifadeler çok kullanılıyor ve gençliği de çok etkiliyor. Günlük hayatta gençlerde bunları duyuyorsunuz” dedi.
Devlet Bakanı Atalay, Atatürk'ün 125. doğum yılı dolayısıyla yıl boyunca önemli etkinliklere imza atıldığını, bu toplantının da aynı çerçevede düzenlendiğini belirterek, Atatürk'ün Türk dilinin doğru ve düzgün kullanımı konusunda Türk milletine önder olduğunu söyledi. Türkçe'nin doğru ve düzgün kullanımının büyük önem taşıdığını, ancak özellikle 1990'ların başından itibaren iletişim araçlarının gelişmesiyle bu konuda sıkıntıların yaşandığını bildiren Atalay, şöyle konuştu:
“Türkçe köklü, zengin bir dil. Dilin zenginliği kullanılan kavramlarla da irtibatlıdır. O manada da Türkçe çok zengindir. Artık günlük hayatta programcılarımız için de bu geçerlidir. Az sayıda kelimeyle Türkçe'yi konuşuyorlar. Halbuki bir dilin en önemli zenginlik vurgularından biri, alternatif kelimeleri ne kadar çok kullanırsanız o kadar ifadesini bulur. Türkçe'de de çok vardır. Dolayısıyla, yayın kuruluşlarımıza Türkçe'yi doğru kullanma, güzel Türkçemizi titiz kullanma, özellikle çocuklarımıza ve gençlerimize bu yönde rehberlik etme yönünde önemli görevler düşüyor.”
Türkiye'de televizyon izleme oranının oldukça yüksek olduğunu, yetişkinlerde 5-6, çocuklarda ise 3 saatin altına düşmediğini belirten Devlet Bakanı Prof. Dr. Beşir Atalay, argonun azaltılması, yabancı kelimeler yerine Türkçelerinin kullanılması gerektiğini vurguladı.
Özellikle haber programlarında özendirici ve eğitici öğelere yer verilmesi gerektiğini ifade eden Atalay, “Son zamanlarda görüyoruz, yerel ağızlar, argolar, küçük, kısa ifadeler çok kullanılıyor ve gençliği de çok etkiliyor. Günlük hayatta gençlerde bunları duyuyorsunuz. Adeta örnek bir model oluşturuyor. Hele etkili dizilerde...” şeklinde konuştu.
Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Şükrü Haluk Akalın da, Atatürk'ün Türk dili ile ilgili büyük ideallerinin ve çok önemli çalışmalarının bulunduğunu belirtti. Ata'nın mirasının en önemli kısmını Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kurumuna bırakmasının bunun en önemli ispatı olduğuna değinen Akalın, dilin bir milleti bir arada tutan en önemli öğelerden olduğunu bildirdi.
Radyo ve televizyon yayınlarının dilin öğrenildiği en önemli yerlerden olduğunu belirten Akalın, “Yayınlarda kullanılan dil, Türkçe'nin geleceği açısından büyük önem taşımaktadır dedi. Dilin yayınlarda yanlış kullanımının topluma da yansıdığını ifade eden Akalın, yayın kuruluşlarına dilin düzgün kullanımına ilişkin eğitici programlar yapmaları çağrısında bulundu.
Yayıncı kuruluşlara vereceği ödülden dolayı Radyo ve Televizyon Üst Kuruluna teşekkür eden Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Şükrü Haluk Akalın kurum olarak, Türk Dili ödülleri verdiklerini, ancak mevzuattaki değişiklik nedeniyle 2001 yılından beri bu olanağı bulamadıklarını belirtti ve “Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Güzel ve Doğru Türkçe Kullanımı Ödülleri çok önemlidir. Bu konuda Türk Dil Kurumu olarak üzerimize düşeni yapmaya hazırız” dedi.
Atatürk ve Türk Dili Panelinde konuşan Azerbaycan Atatürk Merkezi Başkanı, Milletvekili ve Azerbaycan-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Prof. Dr. Nizami Caferov da, radyo ve televizyonların en önemli dil öğreticisi olduğunu söyleyerek, Atatürk'ün kendilerine Türkçe'yi sevdirdiğini ve öğrettiğini kaydetti.
Azerbaycan'da Türk televizyonlarının yakından takip edildiğini belirten Caferov, “Azerbaycan'da 3 yaşındaki çocuklar bile Türk televizyonlarını izliyor ve reklamları ezbere biliyor. dedi.
Ahmet Yesevi Üniversitesi Bilim Merkezi Başkanı, Dünya Türkologlar Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Şakir İbrayev ise Kazakistan'ın bağımsızlığını kazanmasının ardından dil konusunda yaşanan gelişmeleri aktardı.
Eski RTÜK Üyesi ve gazeteci-yazar Beşir Ayvaz da konuşmasında Atatürk’ün Türkçe’nin geliştirilmesine verdiği önemi vurguladı. Beşir Ayvaz Atatürk’ün sağlığında yürütülen Türkçe çalışmaları ve bu sırada aydınlar arasında yaşanan farklılaşmalar hakkında bilgiler verdi.
Makedonya-Üsküp Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hamdi Hasan da konuşmasında Atatürk’ün Türkçe’ye verdiği önem sayesinde bugün bu konuyu tartışabildiklerini ifade etti.
Panele RTÜK Başkan Vekili Dr. A. Vahap Darendeli, Şaban Sevinç, Arif Merdol, Av. Mehmet Dadak ve Taha Yücel de katıldılar.
Panelden önce Atatürk’ün daha önce yayınlanmamış fotoğraflarından oluşan bir sergi de Devlet Bakanı Atalay tarafından ziyaretçilere açıldı. Fotoğraf sergisi bir hafta süreyle Radyo ve Televizyon Üst Kurulu merkezinde devam edecek.(1 Aralık 2006)
0 Yorum var "RTÜK'ün önemi ve görevleri nedir?"
Yorum Gönder