AŞIK VEYSEL-KARA TOPRAK




KARA TOPRAK
Puan Ver :
Dost dost diye nicesine sarıldım
Benim sadık yarim kara topraktır.
beyhude dolandım, boşa yoruldum
Benim sadık yarim kara topraktır.
Nice güzellere bağlandım kaldım
Ne bir vefa gördüm ne fayda buldum
Her türlü istediğim topraktan aldım
Benim sadık yarim kara topraktır

Koyun verdi, kuzu verdi, süt verdi
Yemek verdi, ekmek verdi, et verdi
Kazma ile dövmeyince kıt verdi
Benim sadık yarim kara topraktır

Adem'den bu deme neslim getirdi
Bana türlü türlü meyve bitirdi
Her gün beni tepesinde götürdü
Benim sadık yarim kara topraktır.

Karnın yardım kazmayınan, belinen
Yüzün yırttım tırnağınan, elinen
Yine beni karşıladı gülünen
Benim sadık yarim kara topraktır

İşkence yaptıkça bana gülerdi
bunda yalan yoktur herkes de gördü
Bir çekirdek verdim, dört bostan verdi
Benim sadık yarim kara topraktır.

Havaya bakarsam hava alırım
Toprağa bakarsam dua alırım
Topraktan ayrılsam nerde kalırım
Benim sadık yarim kara topraktır.

Bir dileğin varsa iste Allah'tan
Almak için uzak gitme topraktan
Cömertlik toprağa verilmiş Hak'tan
Benim sadık yarim kara topraktır.

Hakikat istersen açık bir nokta
Allah kula yakın, kul da Allah'a
Hakkın gizli hazinesi toprakta
Benim sadık yarim kara topraktır.

Bütün kusurumu toprak gizliyor
Melhem çalıp yaralarım düzlüyor
Kolun açmış yollarımı gözlüyor
Benim sadık yarim kara topraktır.

Her kim ki olursa bu sırra mazhar
Dünyaya bırakır ölmez bir eser
Gün gelir Veysel'i bağrına basar
Benim sadık yarim kara topraktır.

Hayata Evet!

* Bu kitapta 1977- 2000 yılları arasında yazdığım yazıların bir kısmını bir araya getirdik.
* Yirmili yaşlarımda cebimde saman kâğıtlarından kesilmiş küçük kâğıtlar dolaştırırdım.
* Atlardım Bakırköy’den minibüslere doğru Aksaray. Gazete okur, kitap okurdum bir kahvehanede. Bu arada cebimden o kâğıtları çıkarıp bazı şeyler yazardım.
* Bazen gider Beyazıt kütüphanesinde açar, Spinoza’nın Etikası’nı okurdum satır satır.
* Sonra bu yazı yazma işini profesyonel bir mesleğe dönüştürdüm. Bir yandan bir dergide sekreterlik görevini yürütürken, bir yandan da hep yazı yazdım.
*Cağaloğlu, Unkapanı ve Karaköy üçgeninde yürürken, derginin basıldığı matbaa, derginin deposu ve eve yolculuk için bineceğim vapura yürürken planlardım yazılarımı.
*Aslında bütün bu işler kendini tanımaya çalışma işinin bir parçası imiş meğer.
*Ve ben bu işe hala devam ediyorum. Bilmekten çok olmaya, değişmekten çok öze ulaşmaya yönelik bir çalışma.
*Yıllar sonra bu yazılar elime geçtiğinde gördüğüm gibi şimdi düşündüğüm, söylediğim şeylerin birçoğunu ta o zamandan hazırlamışım. Halı dokur gibi ilmek ilmek örmüşüm düşünce dünyamı.
* Şimdi düşünüyorum da “ ne güzel günlermiş o günler! ” diyorum.
*Hadi birlikte yolculuğa çıkalım sizinle! Sİ

İyi Fikirler Nereden Gelir

“İyi Fikirler Nereden Gelir”   “Where good ideas come from”
           
“İnovasyonun Doğal Tarihçesi”     “The Natural History of İnnovation”
                                                                      Steven Johnson   
 
“Dünya Ekonomisi ve Siyasetine Dair Öngörüler Türkiye Açısından bir Değerlendirme” isimli çalışmam çok ciddi bir ses getirdi. Bilhassa kapak yazısı galiba etkili oldu.İçindeki birkaç sayısal ve tapaj hatası sessiz bir nezaket ile hoş görülür iken, pek çok dostum üstüme alınmadım. Çünkü okuyorum diye ilk defa tepki verdi.
Çok Mutlu oldum.
O çalışmada “Gelecekteki Büyümenin Kaynağı Teknolojik Gelişmelerde bulunmaktadır” demiş idim. Tabii bunu ben değil bütün dünya söylüyor.
İnovasyon (Yenilikçilik ve Yaratıcılık) Ülkelerin geleceğini şekillendiren en önemli anahtar kelime haline geldi.
Steven Johnson’ı “ Everything Bad is Good for You” ( kötü olan her şey sizin için iyidir) isimli kitabı ile tanımış idim.
Genç ve Yetenekli bir yazar. Time , Newyork Times, Wired ve The Wall Street Journal’da sürekli yazıları çıkıyor.
Bu Kitabı da son derece başarılı.
1)    Bitişikteki Açılım                       : The Adjacent Possible
2)    Sıvı Şebekeler                           : Liquid Networks
3)    Yavaş önsezi                             : The Slow Hunch
4)    Rastlantısal Buluş                      : Serendipity
5)    Hata                                        : Error
6)    Exaptation                                :Exaptation
7)    Platformlar                              :Platforms                    Son Derece Gizemli Sözcükler
Bu tür kitapların özetlenmesi çok zor.
Mantıksal bütünlüğü bozmadan 300 sayfayı 28 sayfaya düşürür iken, özet adeta bir bulmacaya dönüşebiliyor.
Özür dilerim ( lafım meclisten dışarı  ama ) şayet benimle algılama seviyeniz yaklaşık ise ,Bu özeti birkaç kere okumanızı tavsiye ederim.
Ben bu kitabı ilk okuyuşumda anladım ama özetini anlamam için defalarca okumam gerekti.
En İçten Sevgi ve Saygılarımla,

Uğur Yüce

*Exaptation       : Türkçesi bir kelime ile anlatılamıyor.
             Bir nevi “ Neye niyet,neye kısmet” hali