Ahenk nedir, ahenk unsurları nelerdir?

AHENK UNSURLARI

1.Şiirde şekil ve muhtevanın ideal uyumudur.
2.Dizeleri oluşturan kelimelerdekismilev şiiri oluşturan dizelerdeki seslerin uyumu demektir.
3.Şiirle düz yazıyı birbirinden en önemli özellik ahenktir.
4.Ahenk unsurları armoni ve ritm olmak üzere iki başlık altında ele alınır.

ARMONİ

1.Ard arda gelen dizelerdeki seslerin uyumu demektir.
2. Bu uyumsmilev birbirine yakın ünlü ve ünsüz seslerin tekrar edilmesiyle sağlanır.
Aliterasyon: ünsüz seslerin ard arda tekrar edilmesiyle elde edilir.

Bir büyük boşlukta bozuldu büyü
Canımdan canına nice can aksın ey can

Asonans: ünlü seslerin ard arda tekrar edilmesiyle elde edilen armonidir.

Ayağın sakınarak basma aman sultanım
Dökülen mey kırılan şişe-i rindân olsun

RİTM
1.Şiirde uyak ve ölçünün ustalıklı kullanılmasıyla elde edilen ahenktir.

Târik-i gülzâr-ı âlem / mâlik-i mülk-i âdem
Münkirine mahz-ı mâtem / müminine sûrsun
Itrî

Ne sabahı göreyim ne sabah görüneyim
Gündüzler size kasın verin karanlıkları
Islak bir yorgan gibi sımsıkı bürüneyim
Örtünsmilev üstüme örtün serin karanlıkları
Necip Fazıl Kısakürek

Yukarıdaki birinci şiirde ritim hem iç uyakla hem de aruz ölçüsüylesmilev ikinci şiirde ise ritim hem uyakla hem de hece ölçüsüyle sağlanmıştır.

Not: Armoni ve ritimle birliktesmilev şiirde asıl ahenksmilev şairin kattığı canlılık ve ruhla sağlanır


İskan politikası nedir?

İskan; beşeri yerleşim anlamına gelmektedir. İskan politikasının amacı fethedilen yerlerin Türkleşmesini sağlamaktır. Bu amaç hem fetihlerin sağlam ve kalıcı olmasını hem de fethedilen yerlerin siyasi, askeri ve sosyal yönden güvenliğini sağlamaktır. İskan politikası fethedilen yerlerde sorun çıkma ihtimali olan ailelerin Anadolu’ya göç ettirilmesini sağlayarak karışıklık çıkma ihtimalini azaltmak için kurulmuştur.


Doğal kaynaklarımızı korumak kimin görevidir?

Doğal kaynaklarımızı korumak en başta bu ülkenin gerçek sahibi olan bizlerin görevidir. Devletin bu işle ilgilenen asli kurumları da doğal kaynakların korunmasında önemli bir rol oynar. Ve bu onların da asli vazifesidir.

Vitamin, protein, karbonhidrat içeren besinler hangileridir?

Karbonhidratlı Besinler:

Unlu mamuller, baklagiller, patates, tatlılar, şekerler, muz, elma karbonhidratça zengin besinlerdir. İşlenmemiş, doğal karbonhidrat kaynakları olan kepekli doğal un, taze sebze ve meyveler; işlenmiş beyaz şeker, beyaz un, patates cipsi gibi besinlere göre daha sağlıklıdır.


Protein içeren besinler:

Hayvansal ürünlerden kaynaklanan proteinler, süt ürünleri, her türlü et, balık, sakatat ve yumurta gibi besinlerde vardır.
Bitkisel ürünlerden kaynaklanan proteinler, baklagiller, tahıllar, kuruyemişler gibi besinlerde vardır.

Besinlerden elde ettiğimiz tüm proteinler aynı kalitede olmayabilir. Zorunlu amino asitleri az olan ve zor sindirilen proteinler kalitesi az olan proteinlerdir. Aminoasitlerin tamamını yeterli oranda barındıran ve kolay bir biçimde sindirilen proteinler ise kalitesi yüksel olan besinlerdir. Bunlar hayvansal proteinlerdir.
Vitaminler:

Sağlıklı yaşamın vazgeçilmez bir parçası olan organik bileşiklerdir. Vitamin Latince yaşam anlamına gelen “vita” sözcüğünden kaynaklanır. Vitaminler yağda ve suda eriyenler olarak iki gruba ayrılır .

YAĞDA ERİYEN VİTAMİNLER
 :
 A, D, E ve K vitaminleridir .SUDA ERİYEN VİTAMİNLER : B grubu vitaminler ile C vitaminidir .

Yağlı Besinler:
- Salam, sosis, jambon
- Tam yağlı peynirler
- Dana eti
- Pirzola
- Tereyağı 
- Sıvı yağ 
- Mayonez 
- Salata sosu

Allah'ın zati ve subuti sıfatları ve bu sıfatların anlamları nedir?

Zatî sıfatlar : 
1- Vücut (Varlık), 
2- Kıdem (Ezeliyet, evveli olmama), 
3- Beka (Ebediyet, ahiri olmama), 
4-Vahdaniyet (Bir olma, şeriki bulunmama), 
5- Kıyam binefsihî (Varlığının devamının zatından olması-başkasın yardımıyla olmaması ), 
6- Muhalefetü’n- lil-havâdis ( Zatının mahlukatın zatlarına ve sıfatlarında mahluk sıfatlarına benzememesi) 

Sübutî sıfatlar: 
1-Hayat
2- İlim
3- İrade
4- Kudret
5- Sem (işitme) 
6- Basar (görme) 
7- Kelâm 
8- Tekvin (Yaratma, var etme.) Tekvin sıfatı Maturudî mezhebine göredir. Diğer İtikat imamımız İmam Eş’arî, bu sıfatı müstakil bir sıfat olarak düşünmez. Böylece bu mezhepte Sübutî sıfatlar yedi tane olmuş olur. 


Liken planopilaris nasıl bir hastalıktır, nasıl tedavi edilir?

Liken Planus

Liken planus sık görülen deriyi, ağız içini veya her ikisini birden etkileyen bir hastalıktır. Toplumda %1 oranında görülür.

Liken ne değildir?
Liken planusun (LP) anlamak için önce ne olmadığını bilmek gerekir. Liken planus bir enfeksiyon hastalığı değildir. Liken planusun başka bir kişiye bulaşması imkansızdır. Hastalık bir kanser türü değildir, kalıtımsal olarak geçmez ve gıdalarla ilişkili değildir.


Liken planus nedir?
Liken planus deriyi, ağız içini ve bazen her ikisini de etkileyen enflamatuar bir deri hastalığıdır.Hastalık cinsel bölgede de görülebilir. Hastalığın nedeni bilinmemektedir. Bazen kalp, hipertansiyon ve eklem hastalıklarında kullanılan ilaçlara karşı liken planus tipinde reaksiyon gelişebilir. Bu durumda ilaçlar kesildikten bir kaç hafta sonra döküntü gerilemeye başlar. Liken planusu olan kişilerin bazılarında Hepatit C bulunabilir ve Dermatoloji uzmanınız hepatiti C araştırmak için bazı kan tahlilleri isteyebilir. Liken planus erkek ve kadınları eşit olarak etkiler ve en sık orta yaşlarda görülür.


Deride Liken Planus
Liken planusta deride kırmızımsı morumsu, çok kaşıntılı, düz yüzeyli kabarıklıklar meydana gelir.
Vücudun herhangi bir yerinde görülebilmekle birlikte el bileği ve ayak bileği en çok görüldüğü yerlerdir. Hastalık sırtın alt bölgesi, boyun, bacaklar, cinsel bölge ve nadir olarak da saçlı deri ve tırnaklarda görülebilir. Kalın olan döküntüler özellikle alt bacak ön yüzünde görülür. Su kabarcığı olması nadirdir. Tipik görünümde olan liken planusu tanımak kolayken, bazen biyopsi almak gerekebilir.

Bazen derideki liken plan daha az problem yaratır ve tedavi gerektirmeyebilir. Bununla birlikte hastaların çoğunda kaşıntı şiddetlidir. Bir çok hastada hastalık 2 yıl sürer. İyileştiğinde sıklıkla deride koyu renkli lekeler bırakır. Kendiliğinden ortaya çıkabildikleri gibi, kendiliğinden de kaybolabilirler. Beş hastadan birinde ikinci bir liken planus atağı olur.
Liken planusta kesin tedavi olmamakla birlikte, hastalık gerileyene kadar tedavi kaşıntıyı azaltır ve döküntüyü iyileştirir. Her liken planus olgusu birbirinden farklı olduğu için tedavi seçenekleri de birbirinden farklıdır. En yaygın iki tedavi kortizonlu kremlerin ağızdan alınan antihistaminiklerle birlikte kullanımıdır. Her iki ilaçta kaşıntıyı azaltır. Daha şiddetli liken planus olgularında kortizon ağızdan verilebilir. PUVA denilen ultraviyole ışık tedavisi kullanılabilir.
Bu tedavileri almadan evvel doktorunuzla bu tedavilerin yan etkileri konusunda konuşun.

Liken plan tedavisinde doktorunuzun önerilerine uymak takipleri aksatmamak gerekir. Travmaya uğrayan alanlarda liken planus lezyonları çıkabildiğinden derinizi travmalardan koruyun.


Ağızda liken planus
Ağız içindeki liken planus en çok yanakları, dişetleri ve dili etkiler. Ağızdaki liken planusu tedavi etmek zordur, derideki liken planusa göre hastalık daha uzun sürer. Ne yazık ki liken plalnusu bulunan bir çok hastanın az da olsa ağızlarında lezyon vardır. Ağızda liken bulunan beş hastadan birinde ise deride liken planus vardır.

Ağızdaki liken planus beyaz çizgiler ve noktalar şeklinde görülür. Bu değişiklikler genellikle rahatsızlığa yol açmazlar. Diş hekimleri rutin muayeneleri sırasında liken planusu saptayabilirler. Çok şiddetli liken planusta ağızda ağrılı yara ve ülserler görülebilir. Liken planusu doğrulamak için ağızdan biyopsi almak gerekebilir. Doktorunuz bu yaranın bir enfeksiyon sonucu gelişip gelişmediğini araştırmak isteyebilir. Bazen biyopsiyi bir kaç kez tekrar etmek gerekebilir.
Liken planus tipinde allerjik reaksiyonlarda diş malzemelerine karşı gelişebilir, fakat bu durum nadirdir. Eğer böyle bir durum var ise allerjiye neden olan madde çıkartılmalıdır.
Bir çok tedavi ağrıyı azaltmasına ve yaraları iyileştirmesine rağmen ağız içi liken planusunda kesin tedavi yoktur. Ağrı ve yanma hissi yok ise tedavi yapmaya gerek yoktur. Çok şiddetli ağız içi liken planus olguları lokal sürülen ve ağızdan alınan ilaçlarla tedavi edilebilir. Ağızdaki liken planus kötü ağız bakımından negatif yönde etkilenir. Bu nedenle hastalar yılda iki kez diş hekimine muayene olmalıdırlar.

Cinsel bölgede liken planus
Liken planusu bulunan beş bayandan bir tanesinde vajinal bölgede liken planus lezyonu vardır. Eğer hafifse hiçbir rahatsızlığa yol açmaz. Fakat yara açılırsa, cinsel ilişki sırasında ağrıya neden olabilir. Erkeklerde cinsel bölgede liken görülme sıklığı daha azdır.

Risk altında mısınız?
Ağız içinde liken planusu olan hastalarda kanser geliştirme riski hafifçe artmıştır. Bu nedenle ağız içinde liken planus bulunan hastalarda tütün ve alkol kullanımı kanser gelişim riskini arttırdığı için yasaklanmalıdır. 6-12 ayda bir rutin ağız içi dermatolojik muayenesi yapılmalıdır.


Diyet
Baharatlı gıdalar, domates ve domatesli ürünler, kafeinli kahve ve kola, cips, mısır patlağı, eğer ağız içinde yara var ise liken planusu tetikleyebilir.


Tırnak tutulumuBazı liken planus olgularında tırnak tutulumu olabilir. Tırnak değişikliklerinin bir çoğu tırnak yatağını haraplar. Genellikle yalnızca bir kaç el ve ayak parmağı tutulabilir, fakat bazen hepsinde de görülebilir.
Tırnakta uzunlamasına girinti ve kabarıklıklar, kalınlaşma, yataktan ayrışma ve tırnak kaybı görülebilir. Şiddetli olgularda tırnak geçici veya kalıcı olarak haraplanabilir.


Saçlı deri tutulumu
Nadir olgularda liken saçlı deride de görülebilir. Bu durum liken planopilaris adını alır. Liken planopilaris görülen alanda kızarıklık, tahriş ve bazı olgularda kalıcı saç kaybı gelişebilir.

Liken planus durağan ise hastalığın şiddeti ve dağılımında 1-2 aylık dönemde değişiklik olmaz. Liken planusun sebebini açıklayacak bir çok teori olmasına rağmen, bir çok dermatolog bu hastalığın otoimmun olduğunu düşünmektedirler. Otoimmun terimi şu anlama gelmektedir: Hastanın mikroplarla mücadele etmesini sağlayan beyaz küre hücreleri normal deri, ağız içi mukozası, tırnak ve saç hücrelerine saldırırlar.

Kalın bağırsağın görevleri nelerdir?

Kalın Bağırsak:Besinler içerisinde kalan su, kalın bağırsak tarafından emilir. Atık maddeler ise sindirim sisteminin son bölümü olan anüse gönderilir. 
Kalın Bağırsak İnce bağırsaktan anüse kadar yaklaşık 6 cm çapında, 1,5 m uzunluğunda bir borudur. İnce bağırsakla kalın bağırsağın birleştiği yerde kör bağırsak bulunur. Kör bağırsaktan çıkan parmak şeklindeki uzantıya apandis denir. Apandisin iltihaplanmasına ise apandisit denir. Kalın bağırsağın dışa açılan kısmına anüs denir. 

Sindirilen Besinlerin Kana Geçmesi
Besin maddelerinin sindirimi tamamlandıktan sonra dolaşım sistemine aktarılmasına emilim denir. İki yolla olur:
1- Kılcal Kan Damarlarıyla: Glikoz (şeker) , amino asit, mineraller, suda çözünen vitaminler (B ve C ) ve su, villuslar tarafından emilerek, kılcal kan damarlarına geçer. Ve kan damarları aracılığıyla önce karaciğere taşınır. Karaciğerde zehirlerinden arındırılır. Protein – şeker oranı ayarlanır. Kandaki şeker dengesi sağlanır. Buradan kalbin sağ kulakçığına taşınır.
2- Lenf Yoluyla: Yağ asidi ve gliserin ve yağda çözünen vitaminler (A,D,E,K ), villuslardaki lenf damarlarıyla emilir. Lenf sistemine karışır. Bu yolla kalbin sağ kulakçığına taşınır.
Yağ asidi ve gliserin, lenf damarlarından geçerken üzerleri ince bir protein kılıfla kaplanarak yağ molekülü oluşturulur. Çünkü gliserin alkol özelliği taşır. Alkol, hücre zarını erittiğinden doğrudan kana karışması zararlıdır


Kalın bağırsakta kimyasal ya da mekanik sindirim yapılmaz 

Yalnızca ince bağırsakta sindirilemeyen atıklar buraya taşınır. Gelen atıklara karışan su ve mineraller gibi yararlı maddeler emilerek kana verilir. Arta kalan maddeler, kalınbağırsağın son kısmı olan rektuma gelir ve anüsten dışarı atılır.

Sindirim sisteminin her yerinde bulunan çürükçül bakteriler en çok kalın bağırsakta bulunur. Dışkının rengi ve kokusu bu bakterilerden kaynaklanır. Ayrıca kalın bağırsakta yaşayan yararlı bakteriler B ve K vitamini sentezler. 

Anüs: Besin maddelerinin vücudumuz tarafından kullanılamayan bölümü anüs yoluyla atık madde olarak vücuttan uzaklaştırılır.
kaynak

Kültür ögelerimiz nelerdir?

Kültürel Ögelerimiz Nelerdir?

Kültürün belirlediği yerleşik davranış kurallarıdır. Toplumsal düzeni sağlayan bireylere yol gösteren doğru ve yanlışı olumlu ve olumsuzu belirleyen kurallar, standartlar ve fikirlere kültürel öğe denir. 
Kültün öğeleri maddi ve manevi öğeler olmak üzere ikiye ayrılır. Araç, gereç, giysi gibi öğeler maddi öğlerdir. İnançlar, değerler ise manevi öğelerdir. Kısaca kültürel öğeler: Dil, din, tarih, gelenek-görenek, sanat ve dünya görüşüdür. 

Bu Tanımlara Göre Türk Kültürünün Ögeleri
1. Türkçe
2. Gelenek ve Göreneklerimiz
3. Dinimiz
4. Tarihimiz 
Türk Kültürünün Maddi Ögeleri
1. Türk Kahvesi
2. Türk Lokumu
3. Türk Mutfağı
Türk Kültürünün Manevi Ögeleri
1. Gelenek göreneklerimiz
2. Hacıvat Karagöz - Ortaoyunu
3. Nasrettin Hoca 
Kültürel ögelerimiz hakkında açıklamalı bilgi için aşağıdaki bağlantıları inceleyin:

Kan vücutta nerede ve nasıl temizlenir?

Kan damarları vücudun her noktasını dolaşır. Hatta damarlarımız o kadar uzundurlar ki düz bir alana yayılacak olsalar toplam uzunlukları yaklaşık 100 bin kilometre olur. Kan damarlarının vücudunuzun her yerini kapladığını anlamak aslında hiç zor değildir. Vücudun uzun herhangi bir yerinde ufak bir çizik bile olsa hemen kanamaya başlar. Bu, kan damarlarının her yerinizi sardığını gösterir. Kan damarlarının vücudun her noktasında olması çok önemlidir. Çünkü önceki bölümde de bahsedildiği gibi, kan damarları sayesinde hücrelerin ihtiyacı olan besinler taşınır. Hücrelerin çalışması için gerekli olan oksijen de damarlardan akan kan sayesinde hücrelere ulaşır.
Kan damarlarında besinlerin taşınmasını deniz taşımacılığına benzetebiliriz. Gemilerle yük taşınacağı zaman öncelikli olarak limanda yükleme yapılır. Bunun için uygun paketleme ve yerleştirme yapılması şarttır. Yükleme bittikten sonra gemi denize açılır ve yükü bırakacağı limana doğru hareket eder. Limana vardığında paketler boşaltılır ve ilgili merkeze gider. Kan damarlarında da dev bir okyanusta gemilerin yük taşıması gibi hücrelerin ihtiyacı olan besinler taşınır. Oksijen, yağ, amino asitler paketler halinde kanda ilerler ve ilgili hücreye geldiklerinde boşaltılırlar. Bu taşıma sisteminde hiçbir zaman hata olmaz. Her madde ilgili hücreye doğru zamanda ve doğru miktarda ulaşır. Aksi olsaydı ve bir hücreye oksijen yerine yağ gitseydi, bu o hücrenin ölmesine sebep olurdu. Dikkat edilirse bu sistemdeki en ufak bir hata çok büyük zararlara neden olabilirdi.
Kan vücutta;

· Oksijen alışverişi 
· Enerji sağlayan karbonhidratların dokulara dağılması
· Proteinlerin dokular arasında dağılımı 
· Hormonların ilgili dokulara giderek burada fonksiyonlarını yerine getirmesi
· Atık ve toksik maddelerin vücuttan atılması için ilgili organlara taşınması 
· Mikroplarla savaşta bağışıklık sisteminin yaptığı antikorların hastalık bölgelerine taşınması için hayati öneme sahip bir dokudur. Fonksiyonlarını içinde taşıdığı çeşitli hücreler ve plazma adı verilen sıvı sayesinde yapar. Görevlerini yerine getirirken akışkan, fakat bir yaralanma anında korunması için pıhtılaşabilir özellikte olması gerekir. Pıhtılaşma işlemi kanın plazma adı verilen sıvı kısmındaki çeşitli proteinler tarafından sağlanır.
Kanın hücresel elemanları kemik iliğinde yapılır. Başlıca 3 grupta incelenebilir.

Sesim çok ince çıkıyor, ne yapmalıyım?

İnce ya da kalın sesli olmanız yaşınız 20'nin altındaysa değişme ihtimali yüksek olduğu için önemli değildir. Ayrıca tıpkı fiziksel görünüşümüz gibi sesimiz de genetik faktörlerle belirleneceği için mevcut durumumuzla mutlu olmayı denemeliyiz. Çok soğuk ya da sıcak içecekler, sigara, alkol ve sesin bazı durumlarda bilinçsizce kullanılması (bağırmak gibi), sesin bozulmasına neden olabilir. Böyle bir durum söz konusu ise Kulak Burun Boğaz uzmanına görünmelisiniz.

Kompozisyon yazarken nelere dikkat edilmelidir?

Kompozisyon Nasıl Yazılır

Giriş Bölümü :

Giriş Bölümünün Özellikleri : Giriş bölümünde konu ve konuya bakış açısı belirtilir. 
Giriş Cümlesi:
Kısa ve ilgi çekici bir cümledir.
Bağlayıcı öğelerle başlanmaz. (Çünkü, Mesela gibi...)
Yazıda ele alınacak konuyu tanıtır; yazarın konuya nasıl bir yaklaşım getireceğini sezdirir.
Genelden özele (tümden gelim) yazılmış paragraflarda, paragrafın giriş cümlesi aynı zamanda paragrafın ana düşüncesidir.
Tanımlama, açıklama, soru cümlesi biçiminde kurulabilir.

Kompozisyon giriş cümlelerine örnek:
Herhangi bir halk şiiri antolojisini başından sonuna okumayı hiç denediniz mi?...
Şiir, ne söylediğinden çok, nasıl söylendiği ile çekiciliğe ulaşır...
Softalık, bir düşünce, bir bilgi kanseri diye anlatılabilir...

Gelişme Bölümü :
Gelişme Bölümünün Özellikleri : 
Gelişme bölümü; konuyu açıklayan, ana düşüncenin ortaya çıkmasına katkıda bulunan yardımcı düşünceleri içerir.
Konu, bu bölümde açılır. Bunun için de örneklerden benzerliklerden, karşıtlıklardan, tanık göstermelerden yararlanılır.
Ayrıntılar, gelişme cümlelerinde birbirini tamamlayarak, birbirine, bağlayıcı öğelerle bağlanarak sıralanır.
Gelişme bölümündeki paragraflardan her biri, dil ve düşünce yönünden kendisinden önceki ve sonraki paragrafa bağlıdır.
Tüme varım yöntemiyle yazılan yazılarda ana düşünce, gelişme cümlelerinden biri olabilir.

Kompozisyon gelişme bölümlerine örnek 1:
Yazarken, kitapları bir yana bırakır, aklımdan çıkarırım; kendi gidişimi aksatır diye. (giriş cümlesi)
Gerçekten de iyi yazarlar üstüme fena abanır, yüreksiz ederler beni. Hani bir ressam varmış, kötü horoz resimleri yapar ve uşaklarına, dükkana hiç canlı horoz sokmamalarını sıkı sıkı tembih edermiş, ben de öyle... Hatta çalgıcı Antigenides'in bulduğu çare benim daha çok işime gelirdi Antigenides bir şey çalacağı zaman, kendinden önce ve sonra halka uzun süre kötü şarkılar dinletirmiş... (gelişme bölümü) 

Kompozisyon gelişme bölümlerine örnek 2:
Tiyatronun görevi yeni kelimeleri tanıtmak ve dile yerleştirmek değildir... (giriş bölümü)
Bu görev televizyon gibi yayın araçlarına düşer. Özellikle gerçekçi oyunlarda yeni türetilen ve halkın henüz kullanmadığı kelimelerin kullanılmasına karşıyım. Şinasi : Tiyatroda kişilerin, kişiliklerine göre konuşması gerektiğini söylerken en doğru ilkeyi göstermişti. Alışılmamış kelimeler sahnede kullanıldığında halkta tepki yaratıyor. Bugün Türkçe'yi çok iyi kullanan yazarların yanı sıra, aşırı ve öz Türkçe kelimelerle dolu eserlerle de karşılaşıyoruz. Tiyatro eserlerinde bunu yapamazsınız. Tiyatroda rol alan her oyuncu, kahramanın mensup olduğu toplum kesimine uygun biçimde konuşur... (gelişme bölümü)

Sonuç Bölümü : Sonuç bölümü, belli bir bakış açısı doğrultusunda geliştirilen konunun açıklandığı, amaçlanan sonuca ulaştırıldığı, konunun bir yargıya bağlandığı bölümdür.
Sonuç Bölümünün Özellikleri : 
Dil ve düşünce yönünden kendinden önceki paragrafa bağlıdır. 
Kısa bir biçimde kurulan bu bölüm, toparlayıcı ve özet niteliğinde olan bağlayıcı öğelerle (kısaca, özetle, denilebilir ki) başlayabilir.
Tüme varım yöntemiyle yazılmış yazılarda, ana düşünce bu bölümdedir.
Öykü, roman, anı gibi türlerde anlatılan olayın bitiş durumunu içerir.

Sonuç bölümü için örnek :
Bir Kurban bayramı daha... 1930'lar çok çok gerilerde kaldı. O günlerin çocuğu da öldü gitti.
Sanılır ki, kişi bir kez ölür. Öyle değil oysa! Kişi, yaşam boyunca pek çok kez ölür. Bakarım zaman zaman eski resimlere: İşte Phobus Fotoğrafhanesi'nde çekilmiş resimler. Golf pantolonlu, ya da kısa pantolonlu bir çocuk... Ne oldu ona? Öldü gitti. Daha sonra ilkokul, ortaokul, lise sıralarındaki çocuklar, gençler... Hepsi yok oldular. Yok olmak değil mi ölmek? Öyle ise boyuna ölüyoruz, biçimden biçime giriyoruz, bambaşka bir insan oluyoruz zamanla. Altmışındaki kişiyle sekiz, on, on beş yaşların kişisi nasıl olur da aynı insan olur, olabilir? Zamanın bir oyunu bu bize. 
Hep ölüyoruz, öle öle büyüyor, değişiyoruz, son ölüme doğru gidiyoruz.

Yazıda Başlık : Bir yazıya verilen ada başlık denir. 
Başlık, bir yazının neyi anlattığını, ya da bu yazının yazılma gerekçesini sezdirecek bir özellik gösterir. Kısaca konuyu tanıtan, ana düşünceyi birkaç sözcükle yansıtan sözdür. Başka bir deyişle başlık; konu - ana düşünce uyumunu yansıtan bir özellik gösterir.
"Bu yazıya en uygun başlık hangisi olabilir?" Şeklindeki sorularda, bu açıklamalar dikkate alınarak başlık saptanmalıdır.


Alkolün içinde bulunan maddeler nelerdir?Alkolün içinde bulunan zararlı maddeler nelerdir?

Alkolün içinde bulunan maddeler

İçki (Alkol)


Alkollü içecek, ya da kısaca içki, etanol içeren bir içecektir. Etanol ilaç ya da sakinleştirici olarak da kullanılmakta olup, kullanımı ve satışı pek çok ülkede kanunlarla kontrol altına alınmıştır.

Kimyası

Etanol (CH3CH2OH), alkollü içeceklerin etkin katkı maddesidir. Çoğunlukla fermantasyon (bazı maya çeşitlerinin etkisi ile karbonhidratların oksijensiz ortamda alkole dönüşmesi) yöntemi ile elde edilir. Alkol üretmek amacıyla mayanın kültürlendirilmesi işlemine mayalama denir.

%55'ten fazla etanol içeren alkollü içecekler yanıcı sıvılar olarak anılır ve kolay alev alırlar. Flaming Dr. Pepper ya da Fiery Blue Mustang gibi bazı egzotik içkiler farklı tadlarını yanma işlemine borçludurlar.

Kimya biliminde alkol, içinde bir karbon atomuna bağlı bulunan bir hidroksil grubu (-OH) ve devamında diğer karbon atomları ile hidrojenlere bağlı bulunan herhangi bir organik bileşiği ifade eden genel bir terimdir. Propilen glikol ya da şeker alkolü gibi yiyecek ve içeceklerde bulunabilen diğer alkoller, alkollü kapsamına girmezler. 

Alkolün günümüzde birçok çeşidi bulunmaktadır. Kendi içerisinde çeşitli kategorilere ve isimlere ayrılan alkol özellikle kimya sanayisinde en çok kullanılan kimyasal maddelerden birisidir.

İçecek olarak kullanılan alkollerin büyük bölümün içerisinde etil alkol olup çok eski medeniyetler tarafından kullanılmış bir maddedir. Bu içkiler mayalanma olarak bilinen bir işlem sonunda elde edilirler. Bu işlem sırasında ferment denilen organik maddeler kullanılır. Bu organizmalar, tahıl ve ya meyve içinde bulunan şeker ile tepkimeye girerek etil alkol ve karbondioksit gazı oluştururlar.

Alkol, parfüm, içki ve ya antiseptik madde yapımında da kullanılır. Az ölçüde alkollü içecekler zararlı değildir fakat çok alındığında ölüme yol açarlar. Alkoller, bütünüyle karbon, hidrojen ve oksijenden oluşurlar. Alkollerin yapısında daima, hidroksil ve ya OH grubu adı verilen bir atom grubu vardır. Bu nedenle çeşitli alkol türleri birbirine çok benzer.

Alkol maddesi içki sanayisinin bu denli büyümesini sağlayan bir kimyasal maddedir. Her şeyin fazlası zarar olduğu gibi alkolünde fazlası zarardır. Alkolün vermiş olduğu zararların en büyüğü kişinin kör olmasına sebep olmasıdır. Gözlerinizi seviyorsanız alkolden uzak durmalısınız.

2013 2014 11. Sınıf Dil ve Anlatım EVRENSEL İLETİŞİM Sayfa 33-34


SAYFA 27:
ÖN HAZIRLIK:
 İnsanların geçmişten bugüne kadar kullandıkları iletişim araçları hakkında bir araştırma yapınız.
Günümüze kadar kullanılan iletişim araçlarının neler olduğunu yaptığınız araştırmalardan da yararlanarak söyleyiniz. Bu iletişim araçlarından hangilerinin hâlen kullanıldığını belirtiniz
 Geçmişte insanlar, duman, ateş, güvercin gibi çeşitli yollarla iletişim kurmaya çalışmışlardır. İlk Çağ'da insanlar, mağara duvarlarına çizdikleri resimlerle iletişim kurmuşlardır. Yazının icadıyla insanlar yazıyla daha kolay bir şekilde iletişimi sağlamışlardır. Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle iletişim çok daha kolay hale gelmiştir. (telefon, televizyon, internet)
 2. Cemal Süreya ve Ahmet Hamdi Tanpınar’ın hayatları ve edebi kişilikleri hakkında bir araştırma yapınız.
***Ahmet Hamdi Tanpınar kısaca maddeler halinde...
 3. Özel mektup türünde yazılmış metinler bulunuz. Beğendiğiniz bir metni sınıfınıza getiriniz.
 HAZIRLANALIM
 
Atatürk Lisesi Müdürlüğüne,
ANKARA
Okulunuzun Hazırlık B sınıfı 368 numaralı öğrencisiyim. Babamın iş yerinden okulunuz öğrencisi olduğuma dair “Öğrenci Belgesi” istenmektedir. Bu belgenin tarafıma verilmesi için gereğini yapılmasını saygılarımla arz ederim.
 
Adres:
Emre sok. Birlik apt.                                                                                      22.01.2006No:12/17                                                                                                      İMZA:
ANKARA                                                                                                                           Yelda KIZILDAĞ
 
SAYFA 32

1.ETKİNLİK
Cemal Süreya, Azra Erhat, Ahmet Hamdi Tanpınar’a ait mektupları ve sınıfa getirdiğiniz
özel mektuplardan birkaç tanesini okuyunuz. Getirdiğiniz metinlerin yazılış amaçları,
dil, anlatım ve şekil özellikleri hakkında tartışarak bu tür metinlerin ortak özelliklerini belirleyiniz.
Belirlediğiniz özellikleri tahtaya yazınız.
 
 
Cemal Süreyya’nın Mektubu
Azra Erhat’ın Mektubu
Tanpınar’ın Mektubu
Yazılış
Amaçlan
Eşine duyduğu özlem
Azra Erhat, çok sevdiği arkada­şına uğrayamadığı için bu   mek­tubu yazmıştır.
Tanpınar yazar arkadaşın­dan yardım istemek için mektubu yazmıştır.
Dil ve Anlatım Özellikleri
Sanatlı, şairane bir dil vardır. Şiirsel anlatım, duygular ve imgeler yer alır.
Mektup, günlük konuşma diliyle yazılmıştır. Edebiyatla ilgili konu ve kavramlar dikkat çeker.
Mektupta günlük konuşma dili kullanılmıştır. Edebi ve sanatsal bir konu ele alın­mıştır.
Şekil
Özellikleri
Düz yazı biçiminde yazılmıştır. Mek­tupların başlığı sol üst köşede, tarih sağ üst köşede, mektubu yazanın adı soyadı sonunda sağ alt köşededir.
Mektubun şekil özellikleri mek­tup türünün kurallarına uygun­dur.
Mektubun şekil özellikleri mektup türünün kurallarına uygundur.
 
2. ETKİNLİK
Cemal Süreya'nın mektubunda tarih sağ üstte, imza sağ alttadır. (sağa yakın)
( 3. ETKİNLİK )
Cemal Süreya’nın mektubunda kağıt düzeni kurallara uygundur. Kağıdın sağ - sol, alt - üst boşlukları uygundur.
Cemal Süreya, Azra Erhat ve Ahmet Hamdi Tanpınar’ın mektuplardaki hitap cümlelerini
inceleyiniz. Gönderici ve alıcı arasındaki yakınlığın hitap biçimini nasıl etkilediğini belirtiniz.
 
 
Cemal
Süreyya’nın
Mektubu
Azra Erhat’ın Mektubu
Tanpınar’ın
Mektubu
İki eş arasındaki sevgi ve yakın­lığa bağlı olarak “hayatım” şeklin­de hitap ve sa­mimi bir anlatım vardır.
Yakın bir arkada­şı olan Halikarnas Balıkçısı'na yazdığı bu mek­tupta
“Canım Balık­çım” hitabını kul­lanmıştır.
Yakın arkadaşı Bedri Rahmi Eyüboğlu’na yazmış olduğu mektupta “Kar­deşim, aziz kardeşim” gibi hitaplara yer vermiştir.
 
Cemal Süreya, Azra Erhat ve Ahmet Hamdi Tanpınar’ın mektuplarını dil ve cümle yapısı
bakımından inceleyiniz. Gönderici ile alıcı arasındaki ilişki metnin üslubunu etkiliyor mu? Metinlerden örnekler vererek düşüncelerinizi açıklayınız.
 
Metinlerin üçünde de açıklayıcı anlatım kullanılmış.  Yazarlar ve edebiyatçılar arasında yazılmış bu mektuplarda edebi ve özenti bir dil vardır. Duygu ve düşünceler bir sanatçı üslubuyla aktarılmıştır.

Osmanlı Devleti’nde III. Selim’den itibaren başlayan Tanzimat Döneminde gerçekleştirilen yenilikleri ve bu yeniliklerin toplumu hangi yönden etkilediğini araştırınız.

Tanzimat Fermanı’nın ilanıyla (1839) birlikte başlayan siyasi ve sosyal değişim, edebiyatımızı yakından etkilemiştir. Öğrenim için Fransa ve İngiltere gibi ülkelere giden gençlerimiz, Avrupa’daki fikir ve sanat hareketlerini yakından tanımış, klasik edebiyatımızın “estetik zevk ve anlayış” çevresinde ortaya koyduğu sanat anlayışı yerine, “topluma fayda” amacı taşıyan toplumun duygu ve düşünce dünyasına hitap eden bir edebiyat anlayışını benimsemeye başlamışlardır. Böylece Batılı nitelikler taşıyan bir edebiyat hareketi ortaya çıkmıştır.
Bu hareket, düzenlemeler anlamına gelen “Tanzimat”ın ilanından sonra gerçekleştiği için Tanzimat Dönemi Edebiyatı olarak adlandırılmıştır.

Şayet gitmeseydin, hayatımın en kötü kahvesini içebilirdim ellerinden.

-Rıdvan Keskin