Hipotez-Kanun-Teori İlişkisi

Hipotez 

Hipotez, belirli gözlemler sonucunda elde edilen verilere dayalı olarak oluşturulan ve kesinliği olmayan, bir öneri şeklindeki genellemedir. Bu öneriler çeşitli yöntemlerle sınanır. 
Buna göre ortaya koyulan hipotezin geçerliliği veya yanlışlığı saptanır. Eğer hipotezin geçerliliği zaman içersin de çeşitli sınamalarla doğrulanıp kapsadığı alan genişliyorsa ve bu hipotez teori halini almaya başlar. Çünkü bu zaman içersin de yapılan tüm sınamalar, testler, deneyler ve gözlemler ilgili hipotezin temelini sağlamlaştırır. Bu temel zaman içersin de daha başka test, gözlem ve deneylere tabii tutulup geçerliliği devam ederse temelin üzerine duvar örülür. işte bu kısımda hipotez bünyesinde yer alan bilgilerin genişlemesiyle beraber Teori olur. Fakat tam tersi durumunda hipotez geçerlilik kazanmaz. 

Teori (Kuram) 

Hipotezlerle desteklenebilen, aksi bir teori ile topyekun çürütülmediği takdirde bilimsel geçerliliği sürekli olan bilimsel çözümlemedir. Sistemli bir biçimde düzenlenmiş, bir çok olayı deneysel gözlemlerle açıklayan, bir bilime konu alan temeller bütünüdür. Kısacası kuram, ispatlanabilen ve doğadaki olayların nasılını açıklayan bir bilimsel çözümlemedir. 

Genelde Hipotezlerle karşılaştırılır ve "doğruluğu kanıtlanmamış" denir. Bu tamamiyle yanlış bir yaklaşımdır. Çünkü bir bilgi Teori halini almış ise "doğruluğu kanıtlanmıştır". Dolayısıyla günlük hayatta kullanılan "bir teorim var" sözü doğru bir ifade değildir. 

Teoriler kanunlara dönüşmezler. Çünkü Teori bilgilerin sistematik şeklinde bir araya gelmesiyle "Nasıl" sorusunu cevaplar. Kuantum teorisi, Evrim teorisi, Görecelik teorisi, Hücre teorisi gibi teoriler, çok sayıda deneysel bulgudan yola çıkarak oluşturulmuş ve "Nasıl"ları anlatan teorilerdir. Yani "varsayım"ların ötesindedir, bilimseldir, ispatlanabilirdir. 

Einstein'in izafiyet teorisini ve Newton'un kütle çekim kanunu düşünecek olursak, izafiyet, kütle çekim kanununun yerini almıştır çünkü çok daha etraflı bir teoridir ama "teori" diye geçmektedir. Ancak kanun diye bahsedilen kütle çekim kanunu sınırlı sayıdaki işlevi açıklar. Dolayısıyla daha az kapsamlıdır. Ama bu Newton'un kütle çekim kanunun yanlış olduğu anlamına gelmez. 

Kanun 

Bir bilimsel kanun, gözlem ve deneylerle iyi desteklenip kanıtlanmış matematiksel prensiptir. Tipik olarak bilimsel kanunlar, matematiksel formüllerle ifade edilirler. Bilimsel kanun profiliyle, bilimsel teori profili yakından ilişkilidir. Tipik olarak, kanunlar teorilere nazaran dünya hakkında daha kısıtlı öngörülerde bulunurlar. 

Fizik kanunları, matematiksel kanunları bir çok tanımlanmış açıklayıcı kanunlar vardır. Ayrıca, biyoloji biliminde Mendel genetiği ve genetikteki Hardy-Weinberg Kuralı prensibi gibi bir takım bilimsel kanunlar tanımlar. Ve genel kanının aksine, kanıtlanan teori (kuram) kanun olmaz. Kanunla teori arasında doğrudan, tamamlayıcı bir ilişki yoktur. Menden genetiği bugünkü tüm genetik bilgisini ve işleyişini açıklamaz. Ama bazı noktalarda kullanılır. Yani sınırlı bir çevresi vardır. Veya yukarıda örnek verdiğimiz Kütle çekim kanunu ve İzafiyet teorisi arasındaki ilişki. 

Kaynak: British Academy of Sciences 

Paylaş

0 Yorum var "Hipotez-Kanun-Teori İlişkisi"

Yorum Gönder