Kitabın Yazarı Halide Edip ADIVAR
Yayınevi ve Adresi Atlas Kitap Evi
Basım Yılı 1982
KİTABIN ÖZETİ
İstanbul’un işgalinden sonra, işgal kuvvetleri ve azınlıklar Türk ahaliye çok kötü davranırlar. Halk ümitsizlik içindedir. Yöneticilerde ülkenin geleceği ile ilgili fikir birliği oluşmamıştır. Osmanlı Meclisi kapanmıştır. Doğu Anadolu’da kurulması muhtemel Ermeni devletine karşı halk silâhlandırılmaktadır. Bu bölgede büyük kargaşa yaşanmaktadır. Anasız ve babasız çocukların çoğunlukla Ermeni veya Türk çocuğu olduğuna çoğu zaman karar verilemiyor, kayıtlarında büyük yanlışlıklar yapılıyordu. Kurulan komisyonlar ayırım işini yapamıyorlardı. Bu arada İzmir işgal edilir. Bu işgal çok büyük üzüntüye neden olur. Bunun üzerine İstanbul’da birçok toplantı düzenlenir. Halide Edip bu toplantılara konuşmacı olarak katılır. Bu toplantılar, Millî Mücadele için zemin hazırlar. İzmir’in işgalinden bir gün sonra 16 Mayıs’ta Mustafa Kemal, doğudaki kargaşaya son vermek için, hükûmet tarafından 9′ncu Ordu Müfettişi olarak görevlendirilir. Mustafa Kemal gizliden gizliye, Ali Fuat Paşa, Kazım Karabekir Paşa, Rauf Bey ile anlaşır. Miralay Refet Paşa ve Albay Arif Bey, Mustafa Kemal ile birlikte hareket ederler. Amasya’da ilk tarihi toplantıyı yaparlar. Arkasından Erzurum ve Sivas Kongreleri yapılır. Anadolu’da bir diriliş hareketi başlar. Millî Hükûmetin kurulması çalışması hız kazanır. Halide Edip ve bir grup arkadaşı İstanbul’dan binbir güçlükle kaçarak Anadolu’ya geçerler. Ankara’nın yolu tehlikelerle doludur. İstanbul’da işgal güçlerinden kaçan vatanseverler Anadolu’da hem azınlık çetelerinden, hem de padişah yanlılarından saklanmak zorunda kalırlar. Bu grup Ankara’ya ulaşır. Orada Mustafa Kemal tarafından karşılanır. Millî Mücadele için bir çok hazırlık yapılmasına rağmen ne dış dünyaya, ne de ülke içine duyurulamıyordu. İlk iş olarak Yunus Nadi ile Halide Edip Anadolu Ajansını kurar. Böylece millî hareketin anlamı duyurulmaya başlanır. Artık Ankara, Millî Mücadelenin merkezidir. Bu arada TBMM açılır; Mustafa Kemal başkan seçilir.
Anadolu’nun her yanında yeni oluşmuş, şekil almamış düşünceler arasında mücadeleler devam ediyor, her yerde kardeş kanı dökülüyordu. Bu isyan ve kargaşalar bastırılır. Batı Cephesinde birçok savaş yapılır. Atatürk, 5 Ağustos 1921′de Başkomutan seçilir. Tüm yetki Mustafa Kemal’e verilir. Düşman Polatlı’ya kadar gelmiştir. Sakarya Irmağının kıyılarında ordumuz tertiplenir. Yunanlı işgal ettiği bölgelerde halkın namusuna ve canına kastetmektedir. Türkler angarya olarak çalıştırılıyordu. Birçok çatışmadan sonra uygun an yakalanır. Düşman çekilmeye zorlanır. Düşman çekilirken Yunan mezalimi had safhaya ulaşmıştı. Kadınların ırzına geçiliyor, evler yakılıyor, hayvanlar öldürülüyordu. Polatlı’da yapılan mezalimi incelemek için bir şube kuruldu. Bu şubenin başına Halide Edip getirildi. Şubede Yakup Kadri, Yusuf Akçora, bir teğmen ve bir de fotoğrafçı bulunmaktaydı. Yunanlıların bu köylerdeki hareketi aklını kaçırmış insanların hareketiydi. Görülen manzara korkunçtu. Kirletilen kadınlar, yakılan evler ve öldürülen hayvanlar… Bu bir vahşetti.
Yunanlı çekilirken ne Yunanlı, ne de Türkler ölülerini gömmeye fırsat bulamıyordu. Her taraf yanmış insan cesetleri ile doluydu. Yunanlılar köy ve kasabaları ateşe vererek İzmir’e gelirler. Fakat komutanları esir düşer. Türk ordusu da Yunan ordusunun arkasından İzmir’e girer. Artık Yunan Anadolu’dan kovulmuştur. Halide Onbaşı, İstanbul’a dönmenin zamanının geldiğine inanıyordu, sevinçliydi. Halide Edip yola çıkar. Yol boyunca Anadolu’nun yıkılmışlığı evsiz, barksız, aç, perişan insanların ortalıkta dolaşması Halide Hanımın dönüş sevincine engel olur. Her yerde Yunanın yaptığı zulmü dinler; Bu üzüntülerle İstanbul’a ulaşır.
Bu kitapta İstanbul’un ve Anadolu’nun işgali, Millî Mücadele akıcı bir dille anlatılmaktadır. Her Türk gencinin yakın tarihini bilmesi açısından faydalı bir kitap olduğu değerlendirilmektedir.
0 Yorum var "Türk’ün Ateşle İmtihanı"
Yorum Gönder